Previous Page  80-81 / 140 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 80-81 / 140 Next Page
Page Background

Hasret sona eriyor

Real Madrid, Şampiyonlar Li-

gi’ndeki ikinci sezonunda ilk

turda Porto, Olympiakos ve

Rosenborg ile birlikte yer aldığı

gruptan lider olarak çıkıyor,

ardından da çeyrek finalde Bayer

Leverkusen engelini aşıyordu.

Yarı finalde Real Madrid’in rakibi,

kupanın son şampiyonu

Dortmund’du belki ama Beyaz

Şimşekler bu eşleşmeden de 2-0

ve 0-0’lık skorlarla üstün ayrılan

taraf olarak finaldeki yerlerini

ayırtıyordu. Böylece Real Madrid,

17 yıl aradan sonra Kupa 1’de

finale çıkmıştı ve amaç da

32 yıllık şampiyonluk hasretine

son vermekti.

Juventus ile oynanan final

maçında Real Madrid’i özlediğine

kavuşturan, 66. dakikada gelen

tek golü sahibi Mijatovic oluyordu.

32 senedir süren bekleyiş, nihayet

sona ermişti. Elbette bu kadar

uzun süre boyunca bu noktaya

yeniden gelebilmenin hayalini

kurmak, Real Madrid yönetimini

bir daha bu kadar beklememek

adına da daha tedbirli ve hırslı bir

hale getirmişti.

NitekimReal Madrid, bir sonraki

sene Şampiyonlar Ligi’ne çeyrek

finalde Dinamo Kiev’e elenerek

veda ettiyse de, 1999-2000 sezo-

nuyla birlikte yeniden zirveye ku-

rulmayı başaracaktı. Bu kez çeyrek

finalde son şampiyonManchester

United’ı, yarı finalde de Bayern

Münih’i deviren Real, finaldeyse

Valencia ile karşı karşıya gelmişti.

Morientes, McManaman ve Raul

imzalı gollerle de rakibini 3-0’lık

net bir skorlamağlup ederek son

üç senede ikinci, toplamda da

sekizinci kez Avrupa’nın

en büyüğü oluyorlardı.

2000-2001 sezonu, Real Madrid’in

unvanını koruyamadığı bir başka

sezon olarak kayıtlara geçerken

Beyaz Şimşekler yarı finalde

BayernMünih’e teslimoluyordu.

Ancak 2001-2002 sezonunda işler

bir kez daha Real Madrid’in istediği

gibi gidecekti. Bu kez de çeyrek fi-

nalde BayernMünih ve yarı finalde

Barcelona gibi takımları eleyerek

finale gelmişler ve sezonun sürpriz

ekibi Bayer Leverkusen’e rakip ol-

muşlardı. Real Madrid, finalde Raul

ile erken bir gol bulmasına karşın

çok geçmeden Leverkusen bu gole

Lucio ile karşılık verecekti. Ancak

ilk yarı bitmek üzereyken Zidane’ın

jenerikleri süsleyecekmüthiş vo-

lesiyle birlikte İspanyol ekibi bir

kez daha öne geçecek vemaçı da

bu skorla kazanarak Kupa 1’deki

dokuzuncu zaferini elde edecekti.

1956’dan 1966’ya kadar 11 sezonda

altı kez Avrupa’nın zirvesine çıkan

fakat sonrasında 32 yıl boyunca

adeta bir tür kış uykusuna yatan

Real Madrid, 1998-2002 aralığında

yenidenmüthiş bir çıkışa imza at-

mıştı. Raul, Hierro ve Roberto Car-

los üç zaferde de kadroda yer alan

yıldızlardı. Ayrıca Zidane, Figo, Mo-

rientes ve Casillas gibi isimler de

beş sezondaki üç şampiyonluğun

bir veya ikisinde katkısı olan diğer

büyük yıldızlardı.

İkinci Fetret Devri

Fakat bundan sonra bir müddet

boyunca Real Madrid daha fazla

yıldız transferinin büyüsüne kapı-

lacak ve bu da takımı oluşturacak

olan o bütüncül yapının bozulma-

sına yol açacaktı. Ronaldo, Beck-

ham, Owen gibi yıldızlar ilk bakışta

göze hoş geliyordu belki ama Real

Madrid, Avrupa’da, 32 senelik ol-

masa da yeni bir duraklama dev-

rine girmek üzereydi. 2003’te yarı

finalde Juventus’a, 2004’te de

çeyrek finaldeMonaco’ya elenen

İspanyol devi, bundan sonraysa altı

sezon boyunca hep ikinci turda

Şampiyonlar Ligi’nemendil salla-

yacaktı. Bu periyotta elendikleri

takımlarsa Juventus, Arsenal,

BayernMünih, Roma, Liverpool

ve Lyon’du.

Real Madrid açısından bu gidişatı

daha da acı verici bir hale geti-

rense, aynı yıllarda Barcelona’nın

hemLa Liga’da hemde Şampiyon-

lar Ligi’nde fırtınalar estirmeye

başlamış olmasıydı. Katalan ekibi

2006, 2009 ve 2011’de üç Şampi-

yonlar Ligi şampiyonluğu yaşar-

ken, La Liga’da da 2005-2011

arasındaki yedi sezondan beşini

zirvede tamamlayacaktı.

2010’da Inter’i Şampiyonlar Ligi

şampiyonluğuna taşıyan Jose

Mourinho, bu başarının henüz du-

manı tüterken Real Madrid’in yeni

teknik direktörü oluyordu. Amaç

belliydi; altı sezondur ikinci turdan

öteye gidilemeyen Şampiyonlar

Ligi’nde yeniden zirveye çıkmak

ve Barcelona’nın hükümranlığına

son vermek! Fakat Mourinho’nun

görev yaptığı üç sezonun üçünde

de Real Madrid yarı finalde tıkanıp

kaldı. Sırasıyla Barcelona, Bayern

Münih ve Borussia Dortmund’a

elendiler.

Dörtte üçle gelen diriliş

Real Madrid’in 12 yıllık bu ikinci

fetret döneminden çıkmasıysa

2013-14 sezonuna denk geldi.

Takım, her ne kadar La Liga’da

AtleticoMadrid ve Barcelona’nın

gerisinde, üçüncü sırada kaldıysa

da Şampiyonlar Ligi’nde Schalke,

Borussia Dortmund ve Bayern

Münih’i eleyerek geldiği finalde o

sezon La Liga’yı şampiyon bitiren

ezeli rakibi AtleticoMadrid’i uzat-

malarda 4-1 yenerek bu kupadaki

10. zaferini elde etti. Atletico, maçın

ilk yarısında Godin ile öne geçmiş

olsa da Real Madrid, çoğu kişinin

kupayı artık kaybettiklerini dü-

şündüğü bir esnada, 90+3’te Sergio

Ramos ile golü bulmuş vemaçı

uzatmalara taşımıştı. Yarımsaatlik

ekstra süre içerisinde de Bale,

Marcelo ve Ronaldo ağları havalan-

dırarak skoru belirlemişti.

Her ne kadar 2014-15 sezonunda

Real Madrid unvanını korumayı

başaramayıp yarı finalde Juven-

tus’a elendiyse de bundan sonra

gelecek olan iki sezonda Şampi-

yonlar Ligi’nde tambir hâkimiyet

kuracaktı. İlk olarak 2015-16 sezo-

nunda ilk turda Shakhtar, Malmö

ve Paris St. Germain’in bulunduğu

gruptan 16 puanla lider çıkan

Beyaz Şimşekler, sonrasında da

Roma, Wolfsburg veManchester

City’yi eleyerek finaldeki yerini

ayırtmış ve bu süreçte sadece

Wolfsburg deplasmanında kaybet-

mişti. Finalde, iki yıl önce olduğu

gibi bir kez daha AtleticoMadrid ile

kozlarını paylaşan Real Madrid, bu

sefer Sergio Ramos ile öne geçmiş

fakat bitime 11 dakika kala Car-

rasco, AtleticoMadrid’e beraberliği

getirmişti. Sonrasında başka gol

olmayınca da iş penaltılara kadar

gitmiş ve burada rakibine 5-3’lük

üstünlük sağlayan Real, 11. kez

Avrupa’nın en büyük kupasını

kucaklamıştı.

Geride kalan 2016-17 sezonunda da

Real Madrid’in hızının kesilmedi-

ğini gördük. Şampiyonlar Ligi’nde

ilk turda Borussia Dortmund,

Sporting ve Legia Varşova ilemü-

cadele eden İspanyol devi, sonra-

sında sırayla Napoli, BayernMünih

ve AtleticoMadrid’i kupanın dışına

itti; finalde de iki yıl evvel kendile-

rini eleyen Juventus’un rakibi oldu.

Juventus önünde 20. dakikada Ro-

naldo’nun golüyle öne geçen Real

Madrid, 27’deyseMandzukic’in ha-

rikulade röveşata golüne engel ola-

mayınca karşılaşmanın ilk yarısı

1-1 sona ermişti. Ancak 61’de Case-

miro’nun uzaktan şutuyla kilidi

kıran Real, üç dakika sonrasında

Ronaldo’nun bir kez daha ağları

sarsmasıyla iyice rahatlamış, son

dakikada Asensio’nun attığı golse

maçın skorunu belirlemişti: 4-1.

Böylece Real Madrid, 12. Avrupa

şampiyonluğuna ulaşarak bu

alanda rakipleriyle arasındaki farkı

biraz daha açtığı gibi, Şampiyonlar

Ligi formatına geçildikten sonra bu

kupayı üst üste iki kez kazanan

ilk takımolma gururunu da

yaşıyordu.

1956-1966 aralığında altı kez

Avrupa’nın zirvesine çıktığı

dönemhiç kuşkusuz Real Madrid

tarihinin altın dönemiydi. Hatta

başka herhangi bir takımın da

böylesine başarılı bir dönemi

yoktu. Üç Şampiyonlar Ligi

şampiyonluğu elde ettikleri son

dört sezon ise herhalde kulüp

tarihinin en parlak ikinci dönemi

olarak gösterilebilir. Aslında tek

oyuncu jenerasyonuna odaklan-

mayıp biraz daha geniş bir aralığa,

son 18 sezona bakacak olursak, bu

sefer 1956-66 aralığındaki başarı-

lara dahi yaklaşan bir performansla

da karşılaşıyoruz. Zira altın ça-

ğında 11 sezonda altı Avrupa şam-

piyonluğu yakalamış olan Real

Madrid, son 18 sezonda da yine altı

kez Avrupa’nın zirvesine çıkmayı

başarmış durumda. Üstelik önü-

müzdeki birkaç sezon içerisinde

kupa koleksiyonlarına eklemede

bulunurlarsa tarihlerinin en iyi 20

veya 25 yıllık dilimini de yakalamış

olacaklar. Sonuçta 11’de altı, 18’de

altıya kıyasla daha yüksek bir

orana sahip olsa da o 11 sezon

sonrasında 32 yıllık da bir boşluk

mevcut ve şu anki 18 yıllık dilim-

deki altı şampiyonluğa yapılacak

her ekleme, Real Madrid’in kendi

kendisiyle yaptığı yarış içerisinde

attığı çok ama çok büyük adımlar

olacak.

80

81