

söylemesi lâzım. Birisinin çocuk
penceresinden bakıyor olması
gerekir. Bizimle iletişimden
sorumlu olacak bu kişi.
Bu yapıyı oluştururken örnek
aldığımız bir ülke ya da ülkeler
var mı?
Futbol anlamında değil ama
çocuk koruma anlamında birçok
ülkeye baktım. Beğendiğimve
beğenmediğimülkeler oldu. Be-
ğenmediğimülkeleri beğenmeme
sebebimbize uymaması! Avus-
tralya’yı çok beğeniyorum. Müthiş
bir ülke. Bilgiyi işleme konusun-
daki çok yönlülüklerini beğeniyo-
rum. Futboldan yana bakış açısı
benim için çok önemli bir durum.
İrlanda’yı, İngiltere’den daha çok
beğeniyorum. İrlandalılar yapı
olarak da bize daha yakın insan-
lar. Amerika’yı da çok beğeniyo-
rum. Eğer Amerika’dan bir şey
alacaksak, önce şuna bakmalıyız.
Amerika çok kültürlü, yani çok
göç alan bir ülke olduğu için ku-
rallarını kültür körü ve din körü
olarak koyar. Bu açıdan önemlidir.
Biliyorsunuz ki çocuk istismarını
ilk tanımlayan ülkedir. Ayrıca
Kanada bu konuda yenilikçi ve
araştırmaya dayalı bir sistemi
örnekliyor. Özetle örnek aldıkları-
mız var. Ama örnek almak iste-
mediklerimiz de var. Hepsinin bir
karmasını yapıp, kendimizinkini
yapacak kadar muktediriz.
“Çocuk Koruma” deyince
hepimizin aklına “istismar, cinsel
suç” gibi kötü şeyler geliyor.
Bu önyargıyı kırabilmek için
çok iyi anlatmak gerekir.
İşte biz aynen böyle bir eğitim
veriyoruz. Eğitimlerden çıkanlar
da bizimyanımıza gelir. Ben hep
şunu söylüyorum. Biz aileyiz, so-
runlarımızı kendi aramızda halle-
deriz. İyi niyet yoksa dibine kadar
da gideriz. Yeter ki, bir çocuğun
zarar gördüğüne inanalım. Bizim
yapmak istediğimiz şey için Fut-
bol Disiplin Talimatları da aslında
yeterlidir. Kaldı ki Futbol Gelişim
Direktörlüğü’nde lisanslar gün-
cellenir. Çocuğa zarar verecek bir
kişinin buradan geçmesine izin
vermeyiz. Bunu gerekirse de ya-
parız. Ancak asıl amacımız ceza
vermek değildir. Tam aksine ho-
caları güçlendirmek, çocuğa iyi
niyetle hizmet vermek isteyen in-
sanlara hizmet edecek bir birimiz.
Çocuk koruma olarak kendimizi
sıkça antrenörü korurken bulu-
yoruz. Çünkü Türk futbol camia-
sında birisi bana diyor ki, birisi
diğerine tokat atmış. Bizimvar
olan bir durumu yorumlamamızla
ilmi gerçeği farklıdır. Hiç ummadı-
ğınız bir şey istismar çıkabilir. İs-
tismar olduğuna kesin inandığınız
bir şey istismar olmayabilir. İstis-
mar tekrar isteyen bir durumdur.
Tekrarı gerekir. Çocuğa hasar
vermiş olması gerekir, bir yetiş-
kin tarafından çocuğa uygulan-
mış olması gerekir. Cebir, hile,
tehdit, yetki ve bu unsurların ol-
ması gerekir. Bu kadar teknik bir
konuda herkes istismardan bah-
sediyor. Elbette spor camiasında
istismar var. Türkiye’de çocuğun
fiziksel şiddet görmesi ve çocuğa
bağırılıyor olması kabul gören bir
şey. Yadırgamıyoruz. Ama cinsel-
lik yanlış olarak kabul edildiği için
cinsel istismar vakaları Türk
toplumunda daha çok konuşulur.
Hâlbuki yüzdeye vursak; duygu-
sal istismar daha fazladır.
Eklemek istedikleriniz var mı?
Şunu ekleyebiliriz. Bu sene içeri-
sinde velileri e-öğrenme ile
eğiteceğiz. Bütün velilere, “Kenar
çizgisi ve olumlu sporcu velisi
olmak” konusunda ders verece-
ğiz. Sporcu olma konusunda nasıl
bir rol üstlenmeleriyle ilgili yön-
lendirmeye ihtiyaçları var. Çocuğa
veli de hasar verebilir. Veli baskı-
sından hasar görebilir çocuk. O
noktada velilerin güçlendirilmesi,
bilinçlendirilmesi gerekir.
E-öğrenme ile yapacağız bunu.
3-4 hafta yapacağız. 2017 içeri-
sinde olacak. Şikâyetlerle ilgili
konuşayım. En fazla şikâyetler
antrenörlerden geliyor. Yapması
gerekenleri yapıyorlar. Kendi
mesleğine yakışmayan insanları
dışarı çıkartmak için uğraş veri-
yorlar. Bu şikâyetlerle ilgili bu-
güne dek çok büyük bir yol aldık.
Çok zordur şikâyetin akışı. Eğer
şikâyet edeceğiniz tuzsa ve tuz
bozuksa ne yapacaksınız? Çocuk
korumanın bir görevi bu şikâyet-
lerinin yerini doğru bir şekilde
bulmasıdır. Bu açıdan yeni hatla-
rımız açıldı. Gelen afişlerin üze-
rinde iletişimbilgileri yer alacak.
Tüm antrenörlerimize saygı ve
sevgilerimi sunuyorum. Futbol
aşkından ödün vermedikleri için
oyuncularımızı da içtenlikle kut-
luyorum.
92