Previous Page  58-59 / 146 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 58-59 / 146 Next Page
Page Background

yor. Çalışırken şut atınca kızıyor,

“Belirlediğin hedefe ayak içiyle sert

vur” diyor. Dönüşlerimde ve son

vuruşlarımda ondan çok şey öğ-

rendim. Keza Muhammet abiden de

gol vuruşlarını öğrenme konusunda

yardım alıyorum.

Futbola başladığında benzemek

istediğin, idol olarak seçtiğin oyun-

cular kimlerdi?

Yabancılardan İbrahimovic’i, yerli-

lerden de Burak Yılmaz’ı çok beğe-

niyorum. Geçmişte Fatih Tekke’ye

hayrandım. Bugün ligimizde ise

Mario Gomez’i ve Eren Derdiyok’u

beğeniyorum. İkisi de oyunu çok iyi

okuyor ve topun nereye düşeceğini

hissediyor. Gomez çok hızlı bir

santrfor değil ama ne zaman,

nerede duracağını çok iyi biliyor,

son vuruşlarda çok usta. Keza Eren

abi de öyle. Bir de hava toplarında

çok üstün. Sanki havada büyüyor

ve stoperi eziyor.

Öğrenme metotlarından birisi de

çokmaç izlemek. Çokmaç izler

misin? Özellikle takip ettiğin

oyuncular var mı?

Sadi Hocambu konuya çok önem

veriyordu. Analizcimiz vasıtasıyla

santrforların koşularını, nasıl dur-

duklarını, araya nasıl girdiklerini,

hava topuna nasıl çıktıklarını, topu

nasıl yansıttıklarını izliyorum. Burak

abiyi, İbrahimovic’i, açık oyuncusu

olmasına rağmen Cristiano Ro-

naldo’yu bu gözle takip ediyorum.

Millî Takımlara gelmek genç bir

oyuncuya neler hissettirir, neler

kazandırır?

Ben Millî Takımlara yeni yeni gel-

meye başladım. Ay-yıldızlı formayı

ilk kez 5-6 ay önce giymiştim. Daha

öncesinde Trabzonspor’daki hoca-

larım, “Hak ediyorsun ama daha

çok çalışman gerekiyor. Sen devam

et, mutlaka görürler” diye motive

ediyordu beni. Yusuf Erdoğan abi de

hiç genç millî olmamış ama sonra

Ümit Millî Takım’a çağrılmış. Ben de

bu inançla çalışmalarımı sürdür-

dümve çok şükür ki şimdi ay-yıl-

dızlı formayı giyebiliyorum. Bu

müthiş bir duygu. Ülkeniz için, bay-

rağınız için, milletiniz içinmücadele

etmek insana büyük bir gurur veri-

yor. İnşallah burada kalıcı olabilirim.

AMillî Takımımızın EURO 2016

eleme sürecinde başardıklarına

bakarak finallerde neler yapabile-

ceğini düşünüyorsun?

Yabancı basın takımımızın yaptık-

ları için “Türkler çıldırmış olmalı”

diyor. Gerçekten de öyle. Bence ta-

kımımız ne olursa olsun İspanya,

Hırvatistan, Çek Cumhuriyeti’nin

bulunduğu gruptanmutlaka çıka-

caktır. Dışarıdan baktığımda ta-

kımda müthiş bir arkadaşlık ve

birbirine bağlılık görüyorum. Hepsi

ligde ciddi rekabet yaşayan oyun-

cular Millî Takım’da her şeyi bir

yana bırakıp örnek bir kenetlenme

sağlayabiliyor. Bir gol atıldığında

oyuncuların o ortak sevinçlerinde

bu farkı görebilmekmümkün.

Bence takımın finallere katılması-

nın arkasındaki en önemli faktör de

bu arkadaşlık ruhu. Fatih Hocanın

bunu çok iyi sağladığını görüyoruz.

Kariyerinle ilgili nasıl planlamalar

yapıyorsun? Genç oyuncuların

Avrupa’ya gitme konusunda artık

daha hevesli olduğunu görüyoruz.

Senin de böyle hayallerin var mı?

En büyük hayalimTrabzonspor’da

oynayabilmekti. Bu hayalime ulaş-

tım. Şimdi Trabzonspor’da kalıcı

olmak istiyorum. Tabiî bunun için

de bazı fedakârlıklar yapmak gere-

kiyor. Belki oynamam için beni ki-

ralık olarak gönderebilirler. Ama

ben hep çalışacağımve daha fazla

çalışacağım. Bir gün bu takımın ka-

lıcı bir oyuncusu olacağım. Tabiî Av-

rupa hayallerimde var. Üst düzey

takımlarda oynamak istiyorum.

Ailenmaçlarını izliyor mu?

Kadroda olduğum zamanmaçla-

rıma geliyorlar (gülüyor). Özellikle

abimüzerime çok düşüyor. Büyük

bir stoper olması bekleniyordu ama

geçirdiği ağır sakatlıklar buna engel

oldu. Ailemde hep iyi futbolcular

yetişti ama istedikleri noktalara ge-

lemediler. Babamve amcamın daha

ileriye gitmesine dedem izin ver-

memiş. 64 kez genç millî olan abi-

min büyük bir oyuncu olmasına

sakatlıklar engel olmuş. Düşünün

ki, bir yaş grubumillî takımıyla

yurtdışına gittikten sonra dönü-

şünde diğer yaş grubuna da alındığı

için 1 ay eve uğramadığı zamanlar

olurmuş. Ona büyük umut bağla-

mışlardı ama olmadı. Şimdi Beşiro-

ğulları’nın son umudu benim.

58