TamSaha 144. Sayı

kesti. Hatta 3G’ye bile bağlanma-

mız yasak” diyerek, Katalan tek-

nik adamı överken aynı zamanda

yasak hakkındaki şaşkınlığını da

gizlemiyordu.

Daha önce çalıştığı takımlarda

oyuncu performansları üzerin-

deki etkisi ile de dikkat çeken Pep

Guardiola, bu yöndeki en büyük

etkisini de Arjantinli yıldız Sergio

Agüero üzerinde yaptı. Sezon ba-

şında fazla kiloları yüzünden

uyardığı oyunculardan biri olan

Agüero, sezona ilk önce kiloların-

dan kurtularak başladı. Daha

sonra ise golleri art arda gelmeye

başladı. Bu sezon toplamda oyna-

dığı altı maçta 11 gol atan Arjan-

tinli yıldız, sezona yaptığı bu

harika girişi yeni teknik direktö-

rüne borçlu. Biraz da forma kor-

kusuna tabiî ki. Çünkü arkasında

bekleyen Kelechi Iheanacho da

Guardiola’nın ona verdiği şansla

kendini göstermeyi başardı.

Toplamda yedi maçta forma giyen

genç futbolcu rakip filelere üç gol

gönderdi. Oyunu büyüyen bir

diğer oyuncu da Kevin De Bruyne

oldu. Belçikalı oyuncunun geçtiği-

miz sezon yaşadığı gel-gitli

performanstan eser yok. Katalan

teknik adamın orta sahada David

Silva ile birlikte görev verdiği

De Bruyne, sezona öyle bir giriş

yaptı ki, teknik direktörünün

yaptığı dokunuşu herkese net bir

şekilde gösterdi. Özgüvenindeki

gelişme oyununa da yansımış

durumda ve saha içinde Silva ile

birlikte kurdukları işbirliği ve

oyunun değişken yapısı onun

rahatlatmış ve performansını da

artırmış görünüyor.

Tümbunları daha güçlü bir takım

yaratma amacıyla yapan Guar-

diola, bunun yanı sıra takımkül-

türünün gelişmesi açısından da

büyük emek sarf ediyor. 2008 yı-

lında Arap sermayesinin kulübü

satın almasıyla birlikte, büyük

bir kaynak girişi de sağlanmıştı.

Böylelikle de daha yüksek profilli

oyuncular takıma kazandırılmaya

başlandı. Hatta Mancini yöneti-

minde gelen şampiyonluk, para

harcanarak gelen bir şampiyon-

luk olduğu için çok fazla ciddiye

alınmadı. Kulüp kültürünün hiçe

sayıldığı yönündeki eleştiriler de

diğer yabancı sermayeli kulüplere

olduğu gibi Manchester City’ye de

çok fazla yöneltildi. Ancak Guar-

diola, kulüp kültürünün gelişmesi

adına da özellikle kulübün akade-

misine büyükmesai harcıyor.

Kulübün genç oyuncu yetiştirme

ağına büyük önemveren tecrü-

beli teknik adam, alt yaş takımla-

rıyla da ilgilenerek takımın

gelecek yıllarda kendi içinden

yetiştirdiği oyuncularla da devam

edebileceğini ve kulüp kültürü-

nün gelişmesi gerektiğini düşü-

nüyor. Bu yönde akademiye

getirdiği en dikkat çekici yaptı-

rımlardan biri de oyuncuların

renkli ayakkabılar giymesini

yasaklaması. Onların klasik siyah

futbol ayakkabıları giymesini

isteyen Guardiola, akademide

geçirdikleri süre boyunca oyun-

cuların, markalarla yaptıkları

sponsorluk anlaşmaları yerine

sadece futbola ve aldıkları eği-

time odaklanmalarını istiyor.

Tümbunlar ufak adımlar olarak

görülse de aslında bir araya geldi-

ğinde takımkültürü oluşturma

adına ve sağlambir takımya-

ratma açısından çok önemli

adımlar olarak karşımıza çıkıyor.

Öyle ki daha göreve gelmesinin

üzerinden çok fazla zaman geç-

meden etkilerini net bir şekilde

görebiliyoruz. Takımın saha için-

deki performansının yanı sıra

oyuncularının birbirleriyle olan

iletişiminde de geçtiğimiz yıllara

nazaran büyük farklılıklar mev-

cut. Tümbunlar da Guardiola’nın

ufak dokunuşlarıyla ortaya çıktı.

Johan Cruyff etkisi

Tümbu dokunuşların da aslında

altında büyük bir futbol felsefesi

yatıyor ve Guardiola bu felsefeyi

mentörü Johan Cruyff’tan öğrendi.

Katalan teknik adamın futbol ha-

yatına büyük katkısı olan Hollan-

dalı teknik adam, özellikle onun

teknik direktörlüğe başladığı yıl-

larda, her şeyini danıştığı akıl ho-

cası da oldu. Barcelona’da göreve

başladığı sezon yaptığı her ham-

leyi ona danıştığını söyleyen

Guardiola, onumemnun ettiğinde

ise çokmutlu olduğunu söylüyor.

Johan Cruyff, Ajax ve daha sonra

Barcelona’da yaptıklarıyla kendi-

sine devredilenmirası geliştirmiş

ve harika işler yaparak futbolun

değişmesine katkı sağlamıştı.

Bunu yaparken de öğrencisi olan

Guardiola’yı da etkilemeyi başar-

mıştı. Ondan bayrağı devralan

Katalan teknik adamda oyunu

değiştirmeye devam ediyor ve

bunu artık İngiltere’de yapmayı

sürdürecek. Yapabileceği en zor

yerde... Ancak Barcelona’dan eski

öğrencisi Carles Puyol, Guar-

diola’nın bunu başarabileceğine

inanıyor. “

Çalıştığım en iyi teknik

direktör. Onu İngiltere’de gördü-

ğüm için çokmutlu oluyorum

ancak bu, onun en büyükmeydan

okuması olacak. İngiltere’de fut-

bol çok daha direkt oynanır.

Ancak Guardiola çok sıkı çalışıp,

oyunculara yaptığı baskıyla fut-

bolu orada da değiştirecektir

”

diyen Puyol, eski teknik direktö-

rüne olan inancını gösteriyor.

Bununla birlikte Guardiola’ya göre

de en iyi teknik adam Johan

Cruyff ve şu an İngiltere’de elde

ettiği şansı bile ona borçlu. “

Onsuz

burada olmazdım. Eğer şu an

Manchester City’nin, daha önce

de Barcelona ve Bayern Münih’in

teknik direktörü olduysambu

onun sayesindedir

” diyerek Hol-

landalıya karşı minnet borcunu

dile getiriyor. Modern futbola en

büyük etkiyi bırakanlardan biri

olan Cruyff, kendisinden sonraki

döneme etkisini de Guardiola’yı

yetiştirerek yaptı elbette. Şimdi

de ondan öğrendikleriyle ve belki

de son dönemlerin en akıllı teknik

adamlarından biri olarak kendi

katkılarıyla futbolu değiştirme sı-

rası Guardiola’da. Kendisinin as-

lında hiçbir şey yapmadığını,

mentöründen öğrendiklerini

oyuncularına aktarmaya çalıştı-

ğını söyleyerek tevazu da göste-

ren Katalan teknik adam, aslında

Barcelona ve Bayern Münih’te

yaptıklarıyla bizlere ileride

oyunun gelişimi ve değişimiyle

alâkalı daha fazla şeyler yapabile-

ceğinin ışığını verdi. Bunu sürdür-

meye de devam edecek. Ancak

onun gittiği takımlardaki doku-

nuşu da Cruyff’un ona yaptığı

dokunuşun temellendiği bir

felsefeyle açıklanabiliyor.

“

Tabiî ki takımımbenim inandı-

ğımyolla futbol oynayacak.

Oynamalı da. Ancak bu oyunun

temeli çok öncedenmentörüm

Cruyff’tan geliyor

” diyerek o da

şu an Manchester City’de yaptığı

işin temelini Hollandalıya dayan-

dırıyor.

City, Pep Guardiola yönetiminde

daha yolun çok başında. Ancak

Katalan teknik adamın yaptığı

dokunuşlar etkisini çok kısa sü-

rede göstermeyi başardı. Bu sezon

belki de en zorlu şampiyonluk

mücadelelerinden birini verecek

olan Guardiola, şimdiden ilk sınavı

başarıyla geçti. Onun stilinin

Ada’ya uymayacağını savunanlar

şu an yanılmış görünüyor ancak

büyük konuşmak için de çok

erken. Tambir teknik direktörler

düellosuna da sahne olacak

sezonda Guardiola yaptığı etkiyle,

sezon sonunda tabelanın nere-

sinde olacak göreceğiz. Ancak,

ne olursa olsun futbol kazanacak,

bundan da eminiz.

Guardiola’nın elinin değmesinin ardından Manchester City arkadaşlık bağları ve takım ruhu çok daha güçlü bir ekip haline dönüştü.

Bir zamanlar Barcelona’da

Cruyff ve Guardiola