TamSaha Dergisi - 136 - page 78-79

nasıl arttıracağımı çok iyi biliyor. Ne
yaparsamya da o bana ne yaparsa
benden daha iyi verim alabileceğini
o kadar doğru analiz etmiş ki… Bunu
benimle de paylaştı. Geçen sene
benimbir çıkış noktamvardı; Beşik-
taş maçı… Ondan önce oturduk ve
bana bazı şeylerden bahsetti. Söyle-
diği şeyler tamamen doğru tespitler.
Oyuncu grubunu gözlemlemesi çok
iyi. Bazı şeylere inancını hiç yitirmi-
yor. Eğer bir planlaması varsa, gün-
lük aksaklıklar, mesela alınan bir
mağlubiyet, onun uzun vadedeki bu
planlamasını etkilemiyor. Asla vaz-
geçmiyor. Detayların ne kadar
önemli olduğuna çok inanıyor. De-
partmanlarına çok güveniyor. Ab-
dullah Hocayı diğer hocalardan farklı
kılan özellikleri bu işi her noktasıyla
her birimiyle çok ciddiye alması…
Sağlık ekibi, analiz ekibi, mutfak
ekibi… Herkesten verim alabileceği-
nin farkında. Hepsi birleştiği zaman
ortaya bu sonuç çıkıyor. Bu işin de
başında kendisi var. Dolayısıyla bu
başarıya beraber yürüyoruz.
Ligimizde yerli golcü konusunda
ciddi bir sıkıntı var. Gol krallığı liste-
sine baktığımızda üst sıralarda hep
yabancı oyuncuların isimlerini görü-
yoruz. EURO 2016 finalleri öncesinde
bu durumMillî Takımımız için de bir
probleme yol açabilir. Sen bu konuda
neler söylersin?
Benimbölgemde oynayan çok sayıda
yerli oyuncu yok. Aslında olabilecek
oyuncular var ama fazla fırsat bula-
mıyorlar. Yabancı oyuncular tercih
ediliyor. Bu anlamda çok şanslı ve
avantajlıyım. Fransa’ya gidebilmek
için elimdeki şansı da iyi kullanmaya
çalışıyorum. EURO 2016 çok zorlu bir
arena. Çok ciddi rakiplerle oynayaca-
ğız. Bence finallerde asıl önemli olan
şey gol yememek. Bu anlamda önde
oynayacak oyuncunun da takımın da
çok iyi durması gerekiyor. Orada
forma giyecek oyuncu üstüne düşeni
yapacaktır.
Süper Lig’de kulüplerin altyapıların-
dan yetişen oyuncular da 21 yaş altı
genç oyuncular da pek fazla şans
bulamıyor. Ligimizde genç oyuncu-
lara fazla fırsat tanınmamasını nasıl
yorumluyorsun?
Yarışmacı bir ülkeyiz. Sabırsızız aynı
zamanda. Her gün farklı şeyler olsun
istiyoruz. Genç oyuncuların zamana
ihtiyacı oluyor. Özellikle bizimülke-
mizde daha fazla zamana ihtiyacı
oluyor. Avrupa’daki genç oyunculara
biraz müsamaha gösteriliyor. Yaşam
ve atmosfer itibariyle daha rahat
79
78
içimden kaybolmuyor bir türlü… Acaba
biraz daha zamana ihtiyacımmı var?
Çünkü bir daha gidip, bir daha yapa-
mazsamya da bir aksilikle karşılaşır-
sam toparlamam zor olabilirdi. İnsanın
psikolojik bir durumu da var. Bir aşağı,
bir yukarı; bir aşağı, bir yukarı kaldıra-
mayabilir. Çok doğru bir hamle yap-
mamgerekiyordu. O sırada Cihat
Arslan, İstanbul Büyükşehir Beledi-
yespor’un Teknik Direktörü’ydü. Bana
bir teklifte bulundu. Beni yönlendiren
birkaç insan vardı. “Artık Süper Lig’i
yakalamışken bir daha PTT Ligi’ni dü-
şünme” dediler bana… Çok dikkate al-
madım. İçimden gelen kararı verecek-
tim. Yine aynısını yapacaktım. “Ben
İBB’ye gideceğim. Kadrosumükem-
mel. Bu takımla Süper Lig’i yakalarım”
dedim. Çünkü şampiyon takımın bir
parçası olmak çok başka bir duygu. Bu
şekilde bir transfer oldu. Cihat Hocanın
emeği çok. O zamanki Çağatay Başka-
nın emeği çok. Böyle bir oluşum oldu.
Orada da güzel bir şampiyonluk yaşa-
dık. Rahat bir şampiyonluk. Kendime
güvenim çok yükseldi. Çünkü oynaya-
rak şampiyon oldum. Ve o zamanki
kadro, şimdiki Başakşehir’in iskeleti,
omurgası gibi…
Daha önce Volkan Babacan’la bir
röportaj yapmıştık ve kendisi bize
Başakşehir’in futbol oynamak için ol-
dukça elverişli, sistemi olan bir kulüp
olduğunu söylemişti. Sen neler düşü-
nüyorsun bu konuda?
Volkan Babacan’ın söyledikleri çok
doğru. Burada bir sistemvar. Yapma-
mız gereken şeyler belli. Yapacağımız
şeyleri çok iyi öğreniyoruz. Konsantre
olup sahaya çıktığımız zaman ne ya-
pacağımızı çok iyi biliyoruz. Hatta ar-
kadaşımızın da ne yapacağını çok iyi
bildiğimiz için işimiz çok kolaylaşıyor.
Bizim için sadece konsantre olmak
kalıyor. Motivasyon yetiyor. Ondan
sonra da Abdullah Hocanın buraya
transferi ve bize aşıladığı doğru futbol,
birlikte futbol, benim futbol anlayışımı
çok değiştirdi. Öyle bir şey oldu ki,
maçları izleme şeklimiz bile değişti.
Çünkü sahada ne olması gerektiği bize
empoze edildi. Dolayısıyla bugünkü
yaşadığımız başarılar tesadüf olmuyor.
Kesinlikle şans değil.
Başakşehir geçtiğimiz sezonu dör-
düncü sırada bitirmişti. Bu sezon ise
ciddi biçimde üçüncülük içinmüca-
dele ediyor. Bir yandan da tesisleriyle
örnek bir yapıya sahip. Bu istikrarlı
yapıyı nasıl izah etmek gerekir?
Bu işin en başında aslında Türk futbolu
için de çok önemli bir figür olan Baş-
kanımız Göksel Gümüşdağ var. Bu iş-
leri nasıl yapması gerektiğini çok iyi
biliyor. Tesisleşme ve kulüp yönetimi
konusunda çok profesyonel, çok dik-
katli ve çok özen gösteriyor. Bu da en
alta kadar yansıyor. Örnek yukarıda
ve bu aşağıya kadar yayılıyor. Yönetim
grubu, teknik ekip, kulüp personeli,
biz… Artık herkes dikkatli oluyor.
Örnek teşkil eden bir insan yapının
başında olduğu için bu aşağıya yayılı-
yor ve başarılı olunuyor. Öyle bir
düzen var burada. Saha içinde de
başarı gelince zaten hepsi birbi-
rini tamamlıyor ve günden
güne daha iyi hale geliyor.
Abdullah Avcı’nın adı
Başakşehir’in başında
bulunduğu dönemde sü-
rekli başarıyla birlikte anılı-
yor. İki sezondur onunla çalışan bir
oyuncu olarak Abdullah Avcı’yı farklı
kılan özellikleri neler?
Ben kendimden örnek vereyim. Ab-
dullah Hocambeni çok iyi analiz etti.
Sahaya çıktığımda performansımı
1...,58-59,60-61,62-63,64-65,66-67,68-69,70-71,72-73,74-75,76-77 80-81,82-83,84-85,86-87,88-89,90-91,92-93,94-95,96-97,98-99,...128
Powered by FlippingBook