TamSaha Dergisi - 136 - page 88-89

89
88
de ligde işler sarpa sarıyordu. Chel-
sea ve Manchester United gibi en
önemli iki rakibinin adeta dökül-
mekte olduğu bir sezonda belki de
açık ara lider olması gerekirken al-
tıncı haftadan itibaren sendelemeye
başlayan City, Eylül sonuna önce
evindeWest Ham’a 2-1, ardından da
deplasmanda Tottenham’a 4-1
kaybederek önemli bir yara alıyor,
Kasım sonundan Noel’e kadar olan
dönemdeyse oynadığı beş maçtan
üçünü kaybederek ligde üçüncü sı-
raya kadar iniyordu. Kaldı ki bu
mağlubiyetlerden biri iç sahada Li-
verpool önünde 4-1’le alınmış, bir
diğeriyse Arsenal deplasmanında
2-1’le gelmişti.
Ligde geçen sezon son haftalarda
kümede kalabilmiş Leicester
City’nin lider gittiği bir ortamda
Manchester City’nin düşe kalka
ilerlemesi, Pellegrini’nin önceki se-
zondan zaten azalmış olan kredisi-
nin de tükenmesine yol açacaktı.
Artık asıl soru, 2016-2017 sezo-
nunda Mavilerin başında kimin ola-
cağıydı. Potansiyel adaylardan Carlo
Ancelotti hâlâ boştaydı. Jürgen
Klopp ise Liverpool ile anlaşmıştı
belki ama Jose Mourinho’nun da
Chelsea’den ayrılması gözlerin bir
anda Portekizli teknik adama dön-
mesine de yol açmıştı.
El Mübarek’in hedefindeki 1 numa-
ralı isimse hâlâ Pep Guardiola’ydı.
Guardiola ile Bayern Münih arasın-
daki birliktelik de sanki her iki ta-
rafa da tat vermemekteydi. Ne
Guardiola, Bayern’de Barcelona’da
yaşadığına benzer, bütün kupaları
silip süpürdüğü bir sezon geçirebil-
miş ne de Bayern, Guardiola gelme-
den sadece bir sezon önce Jupp
Heynckes yönetiminde Avrupa’da
estirdiği fırtınayı tekrarlayabilmişti.
Nitekim 20 Aralık’a gelindiğinde ya-
pılan açıklamada da Guardiola’nın
sezon sonunda biten kontratını ye-
nilemeyeceği ve kulüpten ayrılma
kararı aldığı dile getiriliyordu.
Beklenen açıklama geliyor
Guardiola’nın Bayern’den ayrılma-
sının kesin bir nedeni ise dile geti-
rilmemişti. Katalan teknik adam
Bavyera’dan hedeflediklerini ger-
çekleştiremediği içinmi ayrılmak
istiyordu yoksa kendisine Manc-
hester City cephesinden dudak
uçuklatacak bir teklif mi gelmişti?
Futbol kamuoyunda çoğunluğun
görüşü, ikinci şıktan yanaydı.
Ancak Manchester City yönetimin-
den de beklenen açıklama henüz
gelmemişti. Öte yandan Bayern
Münih, gelecek sezon teknik direk-
törlerinin Carlo Ancelotti olacağını
da açıklayacaktı. Haliyle Manches-
ter City için potansiyel adaylardan
biri daha eksilmişti ve ibre artık
iyice Guardiola’dan yana dönmüştü.
Sürpriz ihtimal de Jose Mourin-
ho’ydu.
Beklenen açıklama, Guardiola ile
Bayern’inmüstakbel ayrılığı duyu-
rulduktan altı hafta sonra, 1 Şu-
bat’ta geldi. Manchester City,
önümüzdeki sezondan itibaren üç
yıl boyunca takımın Guardiola’ya
teslim edileceğini duyuruyordu. Ka-
talan teknik direktör, alacağı 15 mil-
yon sterlinlikmaaşla da bu alanda
futbol dünyasında zirvede yer ala-
caktı.
Öte yandan Manchester City, gele-
cek üç sezon için böyle bir planla-
maya gitmişti belki ama bu
sezonun kalan kısmını ne derece
hesaplamıştı, burası da tartışılır.
Zira Guardiola ile olan anlaşma du-
yurulduktan sonra sadece ertesi
günkü Sunderland deplasmanın-
dan tek gollü bir galibiyet çıkara-
bildi, devamındaysa ikisi ligde
olmak üzere üç çok kritikmaç kay-
betti. Ligdeki mağlubiyetler, iç sa-
hada Leicester ve Tottenham’a
karşı alındı ki bu skorların ardından
City, Leicester’ın altı, Tottenham’ın
da dört puan gerisine düştü. Diğer
mağlubiyet ise Federasyon Kupa-
sı’nda, Chelsea karşısında 5-1’lik
skorla geldi. Ortada hembüyük bir
hezimet vardı hemde Pellegrini’nin
sahaya rezerv takımdan yedi
oyuncu sürmesi de ayrı bir tartışma
konusu olmuştu. Üstelik Şilili tek-
nik adam, maç sonrası kendisine
karşılaşmayla ilgili soru sormaya
çalışan basınmensuplarına da
“Onu Guardiola’ya sorun” diyecek
kadar yapılan değişiklikten duy-
duğu rahatsızlığı açıkça ortaya ko-
yuyordu. City eğer önümüzdeki iki
buçuk ay içerisinde bu krizi idare
edemezse, Guardiola görevine
Şampiyonlar Ligi yerine Avrupa
Ligi’nde başlama talihsizliğini bile
yaşayabilir.
Heynckes’i geçmenin
zorluğu
Manchester City özelinden çıkıp
Guardiola açısından olanı biteni de-
ğerlendirdiğimizde de 45 yaşındaki
çalıştırıcının kariyerinin en kazançlı
işine imza attığı gibi en büyük ris-
kini aldığı da söylenebilir. Zira Guar-
diola’nın bugüne dek çalıştırdığı
Barcelona ve Bayern Münih, ülke-
sinde ve Avrupa’da her daim zirve
yarışı içerisinde olan takımlardı.
Manchester City ise yaklaşık sekiz
senedir üzerinde çok ciddi yatırım-
ların yapıldığı bir proje takımı.
Ancak Avrupa futbolunda parayı
bastırarak başarının kolayca elde
edilmediği de aşikâr. Örneğin, yak-
laşık 13 senedir Roman Abramovich
tarafından finanse edilen Chel-
sea’nin bu süre zarfında bir Şampi-
yonlar Ligi şampiyonluğu bulunu-
yor. Keza beş yıldır Arap sermaye-
sinin destek verdiği bir başka ekip
konumundaki Paris St. Germain’in
de henüz Şampiyonlar Ligi’nde çey-
rek finalden ötesine gidemediği bir
gerçek.
Bunun yanı sıra Guardiola, eğer
içinde bulunduğumuz sezon so-
nunda Bayern Münih ile Şampiyon-
lar Ligi şampiyonluğuna ulaşa-
mazsa, Bavyera’danmuhtemelen
ağzında buruk bir tatla ayrılacak.
Hatırlamak gerekirse 2012-2013 se-
zonunda Bayern Münih, Bundes-
liga’da iki yıllık Borussia Dortmund
hâkimiyetine son verip şampiyon
olurken 91 puan toplamış, 34maçın
29’unu kazanmış ve 98 gol atarken
kalesinde sadece 18 gol görmüştü.
Bunun üzerine bir de Şampiyonlar
Ligi şampiyonluğu eklenmişti ki, o
yolda da yarı finalde, son dönemin
en kudretli takımı olarak görülen
Barcelona’nın 4-0 ve 3-0’lık skor-
larla geçilmesi çok büyük sansas-
yon yaratmıştı.
Gelgelelim, takımı bu noktaya geti-
ren Jupp Heynckes 70 yaşına mer-
diven dayamıştı ve Bayern kulübü
yetkilileri, tecrübeli teknik adamla
ileriye dönük bir plan yapılamaya-
cağını düşünerek daha sezonun bi-
timine dört ay kala Guardiola ile
anlaşmıştı. Ancak sonraki dört
ayda Bayern formunu öyle bir sevi-
yeye çıkarmıştı ki, bu anlaşma im-
zalandığı zaman heveslenen
Bayern taraftarlarından birçoğu bile
Guardiola’nın takımın başına geç-
mesinden çok Heynckes ile devam
edilmesini tercih edecek hale gel-
mişti. Ancak verilen kararın geri
dönüşü olmadı ve sezon sonunda
Jupp Heynckes kariyerini tam anla-
mıyla zirvede tamamlayıp emekli-
liğe ayrılırken, Guardiola da sırtına
adeta ateşten bir gömlek geçirdi.
Guardiola Şampiyonlar
Ligi’nde hayal kırıklığıydı
Ateşten gömlek diyoruz zira Bayern
çıtayı adeta olabilecek en yüksek
seviyeye koymuştu. Guardiola’nın,
2012-2013 sezonundaki Bayern’in
yaptıklarından fazlasını tek bir se-
zonda yapabilmesi de neredeyse
mümkün değildi. Dolayısıyla Kata-
lan teknik adamın imtihanı daha zi-
yade, iki-üç sezonluk süreçte
başarıları sürekli kılmak üzerine
olacağa benziyordu.
Sadece Bundesliga açısından bakı-
lacak olursa, Guardiola’nın bu imti-
hanı geçtiğini söylemek zor değil.
Bayern, onun yönetimindeki ilk iki
sezonda da açık ara şampiyonluğa
ulaştı ve bu sezon da muhtemelen
benzer bir senaryoyla neticelene-
cek. Üstelik Guardiola’nın ilk sezo-
nunda Bayern, Bundesliga’da 90
puan toplamış ve Heynckes’in elde
ettiği derecenin sadece bir puan ge-
risinde kalmıştı.
Ne var ki Şampiyonlar Ligi söz ko-
nusu olduğunda da Guardiola’nın
beklentileri karşıladığını söylemek
bir o kadar zor. 2012-2013 sezo-
nunda Avrupa’nın altını üstüne ge-
Bayern’e elvada,
City’ye merhaba
Guardiola için Bayern’in
başındaki Şampiyonlar Ligi
maçları tambir hayal
kırıklığı oldu. Eski takımı
Barcelona’ya elenmek onun
için ciddi bir sarsıntıydı.
Heynckes’in
gölgesi
Guardiola’nın
üzerinden
hiç eksik
olmadı.
1...,68-69,70-71,72-73,74-75,76-77,78-79,80-81,82-83,84-85,86-87 90-91,92-93,94-95,96-97,98-99,100-101,102-103,104-105,106-107,108-109,...128
Powered by FlippingBook