içerisinde görmediğimiz bazı
detaylara inmeyi de öğrendik
Danimarka’da… İstanbul’daki kısa
kurslar sık sık yapılır ve interaktif
olursa futbolun verimli taraflarını
keşfetmemizi sağlayabilir.
Emre Mor’a geri dönmek
istiyoruz. O dönemEmre Mor’a
baktığınız zaman bugünleri
görmüş müydünüz?
Evet görmüştüm. Emre fantas-
tikti. O yaşlarda bir takımbüyük
özelliklere sahip olduğu zaten çok
aşikârdı. Yeteneği inanılmazdı.
Topu ayağına yakın tutuşu, drip-
ling yeteneği zaten sahada kendi-
sini gösteriyordu. Yıldız olacağını
zaten biliyorduk. Bunu öngörü-
yorduk. Bununla birlikte bazı de-
zavantajlarının da farkındaydık.
Kısa boyu, zayıf vücut yapısı o
zaman da vardı. Ama büyük yete-
nekleriyle bu dezavantajları kapa-
tacağını da biliyorduk.
Bugünkü Emre Mor’a baktığınız
zaman eksik bulduğunuz yönleri
hangileri?
En son EURO 2016’da Emre Mor’u
izledim. Futbolda bazı özellikler
var. Bu özellikler futbolcuya hem
avantaj hem de dezavantaj
getirebiliyor. Emre Mor o dö-
nemde de zaman zaman aşırı
sertliğe kaçan tavırlara sahip
olabiliyordu. Saha içindeki ger-
ginliği, topa girerken bazen aşırı
hırslı oluşu, aynı zamanda özel-
liklerini de yansıtıyordu. Ama o
zamanlara bakarak bugünkü ek-
sikliklerini söylersek, biraz daha
sakin olmalı. Öfkesini, hırsını
biraz daha düşük tutmalı, kontrol
etmeyi öğrenmeli. Bugün Emre’yi
çok fazla takip etme şansım
yok maalesef. Ama umarım bu
saydığım eksikliklerden en kısa
sürede arınır. Bu olumsuzu
olumluya çevirebilir.
Danimarka’dan Emre Mor
yeteneğinde bir Türk oyuncu
çıktı. Sizce 80 milyon nüfusa
sahip Türkiye’den de bu özellik-
lerde oyuncular çıkacak mı?
Sizin ülkenizdeki sistemi bilmi-
yorum. Ama Danimarka’da şöyle
bir sistem var. 4-5 tane elit
kategoride adlandırdığımız
kulüpler var. Bu kulüplerin de
altında bu kulüpleri besleyen
başka kulüpler var. Bu besleyici
kulüplerle elit kulüpler arasında
bir takım anlaşmalar var.
Oradaki sisteme çok dikkat
ediyoruz. Orada oyuncuların
olabildiğince gelişimini
sağlarken; en iyi oyuncuları elit
takımlara seçerken çok hassas
davranıyoruz. Çünkü bazı
oyuncuları çok erken elit takıma
seçersek, o piramidi daraltmış
oluyoruz. Belki besleyici
kulüplerdeki oyuncular daha
sonra gelişecek… Gelişimi süren
ve parlayan oyuncuyu erkenden
yukarı alırsak, dikkatimizi ona
verirsek, diğer oyuncuyu
kaybedebiliriz. Burada çok
hassas ve dikkatli davranıyoruz.
Biz futbol gelişimimizi bu sistem
üzerinden yürütüyoruz.
Hasan Doğan Millî Takımlar
Kamp ve Eğitim Tesisleri’ni
nasıl buldunuz? Avrupa’daki
örneklerine bakarak kıyaslama
yapabilir misiniz?
Fantastik tesisler… Kesinlikle
fantastik… Avrupa genelinde
ziyaret ettiğim en iyi tesislerden
bir tanesi. Buradaki yetkililerle
görüştüğüm zaman yaklaşık 20
milyon dolarlık bir maliyetle
böyle bir tesis yapılması olağa-
nüstü bir başarı. Faroe Adala-
rı’nda işçilik bedellerinin yüksek
olmasından dolayı böyle bir tesisi
20 milyon dolara yaptıramazsı-
nız. Ayrıca burada gördüğüm en
güzel şey, tesis şehirden uzak ve
izole bir ortamda. Doğayla iç içe,
huzurlu bir ortam var. Sahaları,
oteli, toplantı alanlarını, ofisleri
bir arada tutmanız çok güzel
olmuş. Çok beğendim bu tesisi.
Bana göre en önemli şey çim
sahaların olması. Çünkü biz
Faroe Adaları’nda iklimden dolayı
çim sahada oynayamıyoruz.
Suni çimde oynamak zorundayız.
100