

Thierry Henry
Plaselerin efendisi
Arsenal ve Fransa Millî Takımı’nın en önemli
efsanelerinden olan ve kazanmadık kupa
bırakmayan tarihin en iyi Barcelona’sında da boy
gösteren Thierry Henry bu ay 40 yaşını geride
bırakıyor. TamSaha olarak yaşayan efsaneyi
tebrik ediyor, kendisine uzun ömürler diliyoruz.
Onur Erdem
T
hierry Henry futbol dünyasında sadece son yıl-
ların değil belki de tüm zamanların en büyük
golcülerinden birisiydi. Genç yaşta millî forma
altında peş peşe dünya ve Avrupa şampiyon-
lukları kazanan, Arsenal Premier Lig tarihin-
deki tek namağlup şampiyonluğa ulaşırken
takımın en büyük yıldızı olan, yine Premier Lig
özelinde, dört defayla en çok gol krallığına ula-
şan ve kariyerinin son demlerinde de tarihin en
iyi Barcelona’sında kazanılmadık kupa bırak-
mayan bir oyuncu için zaten aksi bir görüş
herhalde kolay kolay iddia edilemez.
Gaudeluplu bir baba ve Martinikli bir annenin
oğlu olarak Paris’in banliyölerinden Les Ulis’de,
19 Ağustos 1977 tarihinde hayata gözlerini açan
Thierry Daniel Henry, muazzambaşarılara
sahne olacak futbol kariyerine, henüz küçük
bir çocukken ilk adımlarını atacaktı. Yaşadık-
ları Les Ulis mahallesinin yerel takımında
futbol eğitimini almaya başladığında yedi ya-
şındaydı. Yaşıtlarına göre çok süratliydi ve top
kontrolü de hayret verici düzeyde iyiydi. Haliyle
kendisinden, yeteneklerine paralel bir gelişim
göstermesi halinde 20’li yaşlara geldiğinde çok
büyük bir yıldız olması da beklenmekteydi.
Ne tuhaftır ki, futbol yetenekleri akranlarının
fersah fersah ötesinde olan bu küçük çocuğun
o esnada pek futbol oynamaya merakı yoktu.
Birçok çocukta görülebileceği üzere, uzun süre
bir uğraşa konsantre olmakta güçlük çekmek-
48
49
yaşında...
teydi ve futbol okullarının disipliner ya-
pısı da onun canını biraz sıkmaktaydı.
Dahası, futbola sadece oyun olarak bak-
tığında bunun kendisinin sevdiği oyun-
lar arasında ilk sırada geldiğini söylemek
de güçtü. Dolayısıyla ileride futbol dün-
yasını kasıp kavurabilecek büyük bir ye-
teneğin henüz kıvılcım aşamasındayken
sönüp gitmesi ihtimali de vardı.
Bu tehlikeyi ortadan kaldıracak isimse,
Thierry’nin babası Antoine olacaktı. Ba-
basının kendisini sürekli antrenmanlara
götürmesi ve futbolcu olması gerektiği
yönünde yaptığı telkinler, en sonunda
küçükThierry’nin büyük sözü dinle-
meye razı gelerek kendisini futbola
vermesine yol açacaktı.
Clairefontaine aktarmalı
Monaco yolculuğu
Henry’nin altyapı eğitimindeki ilk kayda
değer sıçraması, 12 yaşındayken Les
Ulis’ten ayrılıp Palaiseau kulübüne geç-
mesiydi. Fakat babası Antoine ile kulüp
yetkilileri arasında Henry’nin gelişimi
için neyin doğru neyin yanlış olacağı
hakkındaki konularda çıkan tartışmalar
nedeniyle bu birliktelik bir seneyle sınırlı
kaldı. Henry’nin bir sonraki durağıysa
Viry-Chatillon kulübü olacaktı. Bu ku-
lüpte de iki yıl geçirecek olan Henry, 13
yaşına geldiğinde, takımının 6-0 kazan-
dığı bir maçta tümgollere imza atması
sayesinde, Monaco’nun yetenek avcısı
Arnold Catalano’nun dikkatini çekecekti.
Catalano, Henry’ye bir süre ünlü Claire-
fontaine Akademisi’nin futbol tedrisa-