

diyordu. Ben de dışarı çıkamadığım
için sokakta bile top oynayamıyor-
dum. Sonra annemlerden beni fut-
bol okuluna yazdırmalarını istedim.
Onlar da beni Bursaspor’un futbol
okuluna yazdırdı. 9 ay devam ettim.
Sonra annemler, “Yeter bu kadar”
dediler ve beni bir daha gönderme-
yeceklerini söylediler. 12 yaşınday-
dımo zaman… Sonra yaz dönemi
için hocalar ailemi çağırdı. “Bu
çocuk çok yetenekli. Mutlaka okula
yazdırın” dediler. Sonra seçmeler
oldu ve seçildim. Futbola da böyle
başlamış oldum.
Hocaların aslında seni kurtarmış
oldu anladığımkadarıyla…
Evet, kesinlikle öyle oldu. Hakan
Cenkçiler en değerli hocamdır.
Ailemle görüştü ve izin almamı
sağladı.
Bursaspor’da nasıl bir eğitim
aldın? Altyapı hakkında bize biraz
bilgi verir misin?
Altyapı sistemimiz çok iyi.
Hocalarımız çok ilgi gösteriyor bize.
Antrenman sahalarımız olsun,
antrenmanmalzemelerimiz olsun
hepsi çok iyi. Hocalardanmalze-
mecilere kadar herkes bize büyük
ilgi gösteriyor. Her problemimizi
paylaşabiliyoruz. Bir sıkıntımız
olmuyor. Herkes bize evladı gibi
bakıyor. Antrenmanlarda eksikle-
rimizin üstünde çok duruyorlar.
Düzeltmeye çalışıyorlar bizi.
O yüzden harika bir altyapımız var.
Bu sene ciddi bir değişiklik olacak
sanırım. Yeni bir koordinatörümüz
geldi. Faruk Korkmaz Hocamız
birçok şeyi değiştirecek. 2013’te de
beraberdik. İnşallah kendisiyle
daha da iyi bir altyapı sistemimiz
olur.
Bursaspor’un tarihine baktığımız
zaman altyapısından birçok başa-
rılı oyuncu çıkardığını görüyoruz.
Ancak özel bir durumdaha var ki
Bursaspor çok önemli golcüleri
yetiştiren kulüplerimizden bir
tanesi… Son olarak Enes Ünal,
Kubilay Kanatsızkuş gibi örnekler
var önünde. Şimdi de sen varsın…
Gelecek vadediyorsun. Forvet
mevkiine geçiş sürecini bize
anlatır mısın?
Oyun konsollarında FIFA ya da PES
oynarken ben hep golcüleri seçi-
yordum. Çünkü gol atmayı çok se-
viyordum. O zamanlar küçüktüm
tabiî. Drogba filan vardı. Onları
izliyordumve onlar gibi olmak
istiyordum. Sonra futbol okuluna
başladığım zaman hocambana,
“Hangi mevkide oynamak ister-
sin?” diye sordu. O zamanlar çok
bilmiyordummevkileri. “Gol atmak
istiyorum” deyince bana, “Geç ileri
o zaman” dedi. İlerde oynayınca da
çok zevkli geldi. Gol atıyordum.
Ama tabiî o zamanlar bugünkü
kadar iyi değildim. Gol atmaya
devam ettikçe de arkası geldi.
Bir anlamda golcülüğüm oyun
konsolundan gelme diyebiliriz.
Akademi Ligleri’nde oynadığın
günlerden bugüne kadar baktığı-
mızda 85 gol atmış bir oyuncu
olarak karşımızdasın. Bu rakamlar
çok dikkat çekici ancak çok genç
bir oyuncu olmana rağmen özeleş-
tiri yaptığında kendinde gördüğün
ve “Bunu da geliştirmem lâzım”
dediğin eksiklerin var mı?
Sakatlanınca sınıfta kaldım çünkü
okula gidememiştim. Bu sene de
bir özel okula geçtim. Bu okul da
bizim ikinci pilot okulumuz gibi.
Diğer futbolcu arkadaşlarımızın
hepsi burada.
Öğrenimhayatına devam etmek
istiyor musun? Senin yaşındaki
oyuncuların karşısına hep
“Ya okul, ya spor” tercihi zorunlu
olarak çıkıyor. Senin de karşına
bu ayrım çıktı mı?
Evet, kesinlikle çıktı. Üniversiteye
kadar böyle devam edeceğiz. Şu an
bizim okulumuz çok iyi. Dersleri-
miz de iyi, hocalarımız da çok iyi.
Sıkıntı yaşadığımız yerlerde onlar
devreye giriyor. Şu an problemim
yok. Ama okulumdan dolayı fut-
bola daha çok önemveriyorum.
Bu sebeple futbolu seçtim. Futbol-
culuk hayatımbitince antrenörlük
istiyorum, beden eğitimi öğret-
menliği istiyorum. Ama şu an bunu
hayata geçirecek bir durumyok.
Futbol hayatımbitince buna karar
vereceğim.
Çocukluk yıllarına geri döndüğü-
müz zaman futbolla ne zaman
tanıştın? Evden çıkamayan bir
çocuk bugün nasıl Millî Takım’a
kadar yükseldi?
Bizimbir karşı komşumuz vardı.
Futbol okuluna gidiyordu. Bize hep
anlatırdı evimize geldiğinde… “Fut-
bol okuluna gidiyorum, çok zevkli”
“
“
“
96
97
Babam aşçı… İki tane
lokantamız var. Annem
de özel sektörde
çalışıyor. Kız kardeşim
2005 doğumlu.
Yemeklerle aram çok
iyi. Babamın kötü
yaptığı yemek yoktur.
İskenderi, pideli köfteyi
ve tatlıları çok iyi yapar.
Yemeden durabilmek
mümkün değildi,
sürekli yiyordum.
Ailemdışarı çıkmama
izin vermiyordu. Futbol
okuluna giden karşı
komşumuz “Çok
zevkli” diyordu.
Annemlerden beni
futbol okuluna
yazdırmalarını istedim.
Bursaspor’un futbol
okuluna yazdırdılar.
9 ay devam ettikten
sonra “ “Yeter bu kadar”
dediler. Sonra hocalar
ailemi çağırıp “Bu
çocuk çok yetenekli.
Mutlaka okula yazdırın”
deyince futbola böyle
başlamış oldum.
Enes ağabey örnek
aldığımoyunculardan
biri. Özel hayatıyla
olsun, futbolculuğuyla
olsun gerçekten
karakteri çok düzgün.
Ben sakatlandığımda
da yanıma gelmişti
zaten. İnsanlığını da
futbolunu da çok
beğeniyorum.
Son vuruşları, topu
koruması muhteşem.
Örnek alıyorum
kendisini…
AMillî Takım
hayalime ulaşmak için
kulübümde her
idmandan sonra
ekstra çalışıyorum.
Gol vuruşu, kafa
vuruşu, ayak içi pas,
ayak dışı pas
çalışıyorum. Uzun
pas ve ters ayak pas
çalışıyorum.
Geliştirmeye
çalışıyorumkendimi.
Bazen salona
giriyorumve kuvvet
çalışması yapıyorum.
“