TamSaha 128. Sayı - page 78-79

transfer etmek istedi. İki takım arasından Ankara-
spor’u tercih ettim çünkü oradaki yöneticiler ve
oyuncular evime kadar geldi ve ailemi de eğitimko-
nusunda ikna etti.
Böylece Ankaraspor maceran başladı.
Evet, artık Ankaraspor’un oyuncusuydum. Ankara-
spor’da iyi bir altyapı jenerasyonu yakalanmıştı; tur-
nuvalarda hep şampiyonluklar ve başarılı sonuçlar
elde ediyorduk. Ben de gollerimi atmayı sürdürüyor-
dum. Türkiye Finalleri play-offmaçında Bursaspor’u
5-1 yendik. Böylelikle Bursaspor’un da ilgisini çek-
miştim. Ankaraspor’un yaşadığı krizde tüm oyuncu-
lar serbest kalınca ben de tercihimi Bursaspor’dan
yana kullandım.
Bursaspor’a geçince ailenden ayrılmak zorunda kal-
dın. Senin için bu durum zor oldumu?
Aslına bakılırsa benim ailemden ilk ayrı kalmamTür-
kiye Futbol Federasyonu’nun düzenlediği Futbol Köy-
leri Projesi ile olmuştu. 14 yaşında Ankaraspor’da
oynarken Futbol Köyleri’nin 4. periyodunda Van’a
gitmiş, ilk kez ailemden ayrı 10 gün geçirmiştim.
Futbol Köyleri çok önemli bir projeydi. Orada neler
yaşadığından, sana ne gibi katkıları olduğundan
bahsedebilir misin? Ayrıca bu projeye nasıl
seçilmiştin?
İlk defa ailemden bu kadar çok uzakta kalmıştım.
Dolayısıyla bu benimhayatımdaki en kritik olaydı.
Bundan önce ailemden en fazla uzak kalmam,
Ankaraspor ile Eskişehirspor maçı için günübirlik
Eskişehir’e gitmemdi. Futbol direktörümüz Sedat Ka-
rabük, 4 oyuncu seçip, “Van’da futbol köyüne gide-
ceksiniz ve 10 gün ailenizden ayrı kalacaksınız” dedi.
Böyle farkı bir projede yer almak ve özel olarak seçil-
miş olmak bizi çok heyecanlandırmıştı. Orada bera-
ber olduğumuz arkadaşlarımızın çoğu şu anda
değişik takımlarda oynuyor. Hatırladığımkadarıyla
Muhammet Demirci ve Recep Niyaz bu oyuncuların
bazılarıydı. Çok güzel turnuvalar oluyordu. Ayrıca
maç dışında sürekli çok güzel ve zevkli sosyal aktivi-
teler gerçekleştiriliyordu. Oradaki hocalarımız da bi-
zimle çok ilgiliydi ve çok şey öğretiyorlardı. Hâlâ
onlarla iletişimhalindeyim.
Kimdi oradaki hocan?
Benim oradaki antrenörümOzan Poyraz’dı. Orada her
hocadan bir şeyler öğreniyorduk. Bu benim açımdan
çok pozitif geçen bir organizasyondu ve benim için
çok iyi bir ön tecrübe olmuştu.
Futbol Köyleri’nden Bursaspor’a dönelim. Ankara-
spor’dan Bursaspor’a geliş hikâyeni anlatır mısın?
Bursaspor’a gittiğimde 16 yaşındaydım. Fakat Bur-
saspor’a geçerken bazı sorunlar vardı. Ankaraspor
kapatılmıştı ve bir dava süreci yaşıyordu. Ankara-
spor’dan Furkan Soyalp, Mert Tuğman ve Olcay Şa-
hin’le birlikte dört arkadaş Bursaspor’a gittik. Ligin
78
79
devre arasına kadar resmi maçlara
çıkamadık çünkü dava devam edi-
yordu ve Bursaspor risk altındaydı.
İlk lisansımız Bursa Merinos’a çı-
kartıldı, ardından da Bursaspor’a
geçtik.
Bursa’da nerede kaldınız, oynama-
dığınız süreçte neler yaptınız?
Bursa’da tesislerde kaldık. Benim
gittiğim sene Bursaspor’un şampi-
yon olduğu sezonun yaz dönemiydi.
Tesisler yenileniyordu ve gerçekten
de şartlar çok iyiydi. O tesislerde
çalışıp da futbolcu olamıyorsan
sende bir sorun var demektir. Bu-
rada çok büyük konuşuyorumbelki
ama orada bir oyuncunun kendini
geliştirmesi için her türlü imkân
vardı ve biz de bu imkânlardan fay-
dalandık. Ancak ilk dönemde
bahsettiğimnedenlerden ötürü
maçlarda oynayamıyor, sadece an-
trenman yapıyorduk. Takımda aynı
bölgede oynadığımoyuncular Enes
Ünal ve Batuhan Altıntaş’tı. Beraber
antrenman yapıyorduk ama hafta
sonu onlar formasını giyip sahaya
çıkarken ben tribünden oturuyor-
dum. Enes ve Batuhan gollerini
atarken ben yalnızca bekliyordum.
“Allah’ımbana sıra ne zaman gele-
cek? Devre arasına kadar nasıl sab-
redeceğim?” diyordum. Neyse ki
zaman geçti ve devre arası geldi,
bizimde lisanslarımız çıktı ve artık
oynama hakkını kazandık. Enes ve
Batuhan her maçta gol atıyordu.
Onları öyle gördükçe ben de ken-
dime “Ne var, kolaymış. Ben de ata-
rım” diyordum. Devre arasından
sonra 10maç kalmıştı ve o 10maçta
sadece 1 gol atabildim. Arkadaşla-
rımbenimle dalga geçiyordu çünkü
ben her zaman, “3 maçta 2 gol ata-
cağım” gibilerinden söylemlerde
bulunuyordum. O zaman çocuktum
ve bilmeden, düşünemeden konu-
şuyordum. Ancak sadece 1 gol ata-
bilmişim. Herkes gülüyordu bana.
Ben de yerin dibindeyim. Neyse, o
dönembenim için bir alışma dö-
nemi olarak geçti. Ertesi sezon ta-
kımda yeni bir arkadaş grubu
oluştu, yeni hocamda Ayvaz Öz-
türk oldu. Benim için hayatımdaki
en önemli ve en değerli hocadır.
Onunla çalışmaya başladımve o
sezon resmi maçlarda 48 gol attım.
Kendimden bir yaş büyüklerle de
oynadım, iki yaş büyüklerle de oy-
nadım, oralarda da her maçta go-
lümü atıyordum.
Ayvaz Hocayı senin için bu kadar
özel yapan şey neydi?
Sarıyer’le oynadığımız bir maçı 4-1
kaybetmiştik ve sonrasında sezo-
nun en iyi takımlarından birisi olan
Beşiktaş’la oynayacaktık. Ayvaz
Hoca beni yanına çağırdı ve “Beşik-
taş karşısında sana son kez şans
veriyorum. Ya benim tanıdığım,
inandığımOğulcan’ı ya da beni ya-
nıltarak bu kadar şans verilmeyi
hak etmediğini göstereceksin” dedi.
Beşiktaş maçı öncesi üç gün bo-
yunca geceleri uyuyamadım.
Çünkü dört ay boyunca futbol oy-
namak için beklemiştimve şimdi
formam elden gidiyordu. Beşiktaş
karşısında bir gol, bir asistle oyna-
dımve maç 2-2 berabere sonuç-
landı. Takım olarak o sezon ilk
puanımızı aldık. O sezon sonraki
maçlarda 48 gol attım.
Sonrasında neden Gaziantepspor’a
gittin?
Bursa’da iki buçuk yıl kaldım. 48 gol
attıktan sonraki sezon ise Gazian-
tepspor’a transfer oldum. Bursa-
spor’dayken 16 yaşında A2
takımına yükselmiştim. Kasımpaşa
ile oynadığımız bir maçı A takım
teknik direktörü Ertuğrul Sağlam
da izlemişti. Omaçta 1-0 gerideydik
ve oyuna sonra dâhil oldum. 90+5’te
çok güzel bir kafa golü attımve maç
1-1 bitti. Sonrasında Ertuğrul Hoca
beni A takıma çağırdı. Böylece Enes
Ünal ve Batuhan Altıntaş’tan önce
A takıma çıkmış oldum. Sonrasında
şöyle bir durumgelişti: profesyonel
lisansa sahip olabilmem için Bur-
saspor’un federasyona 300 bin
TL’lik bir meblağ ödemesi gereki-
Benimgittiğim sene Bursaspor’un
tesisleri yenileniyordu ve
gerçekten de şartlar çok iyiydi.
O tesislerde çalışıp da futbolcu
olamıyorsan sende bir sorun var
demektir. Orada bir oyuncunun
kendini geliştirmesi için her türlü
imkân vardı ve biz de bu imkânlardan
faydalandık.
Bursaspor’daki ilk sezonumda son
10maçta oynayıp 1 gol atabilince
herkes bana güldü. Ertesi sezon
Ayvaz Öztürk yeni hocam oldu.
Benim için hayatımdaki en önemli
ve en değerli hocadır. Onunla
çalışmaya başladımve o sezon
resmi maçlarda 48 gol attım.
17 yaşında A takıma çıktım ama
profesyonel olabilmem için
kulübün 300 bin TL ödemesi
gerekiyordu. Enes ve Batuhan için
böyle bir durumyoktu. Benden
1 yıl beklememi istediler. Ama çok
sevdiğim arkadaşlarım olsalar da
onlar oynarken tribünde oturamazdım.
Bunun üzerine Bursaspor’dan ayrılmaya
karar verdim.
Müfit Erkasap Hoca ile
görüşmelerimiz sonunda
Galatasaray’la antrenmanlara
çıkmaya başladım. Fakat Fatih
Hoca ve ekibi Galatasaray’dan
ayrılınca orada tanıdığımkimse
kalmadı ve ben de valizimi toplayıp
Gaziantepspor’a gittim.
1...,58-59,60-61,62-63,64-65,66-67,68-69,70-71,72-73,74-75,76-77 80-81,82-83,84-85,86-87,88-89,90-91,92-93,94-95,96-97,98-99,...136
Powered by FlippingBook