Previous Page  70-71 / 150 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 70-71 / 150 Next Page
Page Background

cusu olarak seni nasıl tanımlıyor?

Kendinde beğendiğin ya da eksik

gördüğün yönler neler?

Adam eksiltebilme özelliğimi beğe-

niyorlar. Topla adamgeçebilmek

günümüz futbolunda çok ekstra bir

durumhaline geldi. Baktığınız

zaman bizim ligimizde topla adam

geçebilen çok oyuncu yok. Aslında

sadece bizim ligimizde değil dün-

yada da bu tip oyuncu sayısı fazla

değil. Dolayısıyla topla adamgeçe-

bilme özelliği benim açımdan ekstra

bir avantaj oluşturuyor. En büyük

eksiğim ise defansa yardım etme

konusu. Aslında kendimde tek

eksik olarak bunu görüyorum.

Bunu niye yapamıyorsun? Savun-

maya yardım ettiğinde fiziksel

olarak zayıf kalabileceğini mi

düşünüyorsun?

Bence fiziksel açıdan bir problemim

yok. Nedenini tamolarak bilemiyo-

rum. Bu konuda çalışmam, antren-

man yapmamve kendimi mental

açıdan geliştirmem lâzım. Zamana

ihtiyacımvar. Doğrusunu isterseniz

profesyonel olarak 1 senedir futbol

oynuyorum. Henüz çok yeniyimve

1 yıl içinde bu eksiğimi de kapatabi-

leceğimi düşünüyorum. Zaten

hocalarımda benimle konuşuyor,

“Oğlum savunma yapacaksın,

geriye geleceksin” diyorlar.

Sakatlıktan sonra şimdi yeniden

oynamaya başladımve bu eksiğimi

de gidereceğimi düşünüyorum.

İnsanın eksiklerini bilmesi ve

bunların üzerine gitmesi de

kendisini geliştirebilmesi

açısından güzel bir şey.

Evet. Ben eksiklerimi merak eden

bir oyuncuyum. Bunun içinmaç

kasetlerimi ister ve mutlaka izle-

rim. Eksiklerimi görmeye çalışırım.

Benimgördüğüm şey şu; her zaman

topun arkasına geliyorum ama topu

kazanmak için daha agresif olmam

gerekiyor. Fiziksel olarak da

kendimi buna hazır hissediyorum.

Takımdaki en kuvvetli oyuncular-

dan biri olduğumu düşünüyorum.

Elyasa ağabey hariç tabiî (gülüyor).

Bir idolün var mı?

Hiçbir zaman birisi gibi olmak iste-

medim ama sevdiğim, beğendiğim

futbolcular elbette vardı. Messi mi

Ronaldo mu diye soracak olursanız,

Ronaldo derimmesela. Messi bana

çok antipatik gelir. Ama şu an en

sevdiğim oyuncu Neymar. Ona

hayranım. Bir de Arda ağabeymillî

gururumuz ve U21 Millî Takımımız-

daki her oyuncunun idolüdür.

Messi’yi antipatik buluyorsun

ama aslında senin zaman zaman

yaptığın driplingler Messi’ye

benzetiliyor…

Messi’ye benzemek imkânsız bir

şey zaten. Ben sadece ondan elek-

trik alamıyorum. Neymar’ı izleyip

ondan bir şeyler öğrenmeye çalışı-

yorum. Hatta öğrendiğimi de söyle-

yebilirim. Mesela çalımlarını ne

zaman yaptığını öğrendim. Defans

oyuncusu ters ayaktayken çalımı-

nızı atarsanız fazla hızlı olmasanız

da rahatlıkla geçebiliyorsunuz.

Bunu Neymar’dan öğrendim. Eski-

den çalım atacağımdiye bir sürü

boş hareket yapardım. Artık bunları

yapmıyorum, sadece adamı geç-

meye yönelik oynuyorum.

En başından beri Türk Millî

Takımı’nı seçtin. Wolfsburg’da

oynarken U16 Millî Takımımıza

geldin. O dönemde Almanya’dan

teklif almış mıydın?

Almanya’dan teklif almıştım ama

Türkiye’yi tercih ettim. Ben aşırı

milliyetçi bir insan değilim, açık

görüşlü biriyim. Ama adı üstünde

Millî Takımbu. İnsan hangi millete

aitse omilletin takımında oynar.

Benimyerimburası. Ben Türküm

ve TürkMillî Takımı’nda oynamam

zaten normal olanı. O yüzden bu

tercihin büyütülmemesi gerekir.

Seni Türkiye adına ilk davet eden

kimdi?

Hakan Tecimer Hocamdı. 2012 yı-

lında ilk kez Kazakistan’a karşı U16

Millî Takımımızın formasını giymiş-

tim. Ondan sonra zaten her Millî

Takım’a geldim. İlkmaçımı çok iyi

hatırlıyorum çünkü iki gol atmış-

tım. Ama millî oyuncu olmayı, millî

maça çıkmayı çok da anlayama-

mıştım. Millî formayı giymenin ne

demek olduğunu şimdi daha iyi an-

yorum” dedimve Gaziantep-

spor’da kaldım.

6 ay oynamamana rağmen

Gaziantepspor’un seni elinde

tutması da ilginç.

Sağ olsun başkanımız İbrahim

Kızıl bende bir şeyler gördü

demek ki… Aslında Okan

Buruk Hoca da beni beğeni-

yordu ama “Daha zamanın

var” diyordu. Bence oynama-

mak da hayrıma olmuş diye

düşünüyorum. Çünkü oyuncu

her tecrübeyi yaşamalı. Ben de

o dönemde kadroya girememe

tecrübesini yaşadımve sabırlı

olmayı öğrendim. Futbolda

sabır en önemli şeydir.

Her şeye kızarak futbolcu

olamazsınız.

Peki, şimdiki aklın olsaydı

Wolfsburg’da kalır mıydın?

Kalırdımve çok da iyi olurdu.

Çok daha farklı yerlere gelmiş

olabilirdim. Orada bir pişmanlı-

ğımvar. Ama ben her şeyin

hayırlısına vardığını düşünü-

yorumve şu anki durumum-

dan da çokmutluyum.

Antrenörlerin bir forvet oyun-

70

71

Topla adamgeçebilmek

günümüz futbolunda çok ekstra

bir durumhaline geldi. Sadece

bizim ligimizde değil dünyada

da bu tip oyuncu sayısı fazla

değil. Dolayısıyla topla adam

geçebilme özelliği benim

açımdan ekstra bir avantaj

oluşturuyor. En büyük eksiğim

ise defansa yardım etme

konusu.

Almanya’dan teklif almıştım

ama Türkiye’yi tercih ettim.

Aşırı milliyetçi değilim, açık

görüşlü biriyim. Ama adı

üstünde Millî Takımbu. İnsan

hangi millete aitse omilletin

takımında oynar. Türkümve

Türk Millî Takımı’nda oynamam

zaten normal olanı. O yüzden

bu tercihin büyütülmemesi

gerekir.

Türkiye’deki futbol çok daha

sert, fiziksel güç burada aşırı

derecede önemli. Fiziksel olarak

zayıf oyuncunun burada

başarılı olabilmesi mümkün

değil. Almanya’da atlayıp

zıplayan oyuncu bulamazsınız.

Biz burada taktik ve stratejik

eksiklerimizi fizik gücümüzle

kapatmaya çalışıyoruz.

Türkiye’deki kardeşlerim için

çok üzüldüğüm şey, kulüplerin

altyapıya hiç önemvermemesi.

Bu oyuncular ne kuvvet ne

koordinasyon çalışıyor. “Kuvvet

çalışmasını sonra yaparsınız”

diyorlar. Almanya’da

10 yaşındayken koordinasyon

çalışması yapıyorduk. Bugün

rahat adamgeçmemi ona

bağlıyorum.