Kadın Millî Takımımızın Bayer Leverkusen'li yıldızı o. Alman kulübünün ikinci takımında oynuyor ve bir orta saha oyuncusu olmasına rağmen 15 maçta attığı 16 golle bir yıldız gibi parlıyor. 14 yaşında Almanya Millî Takımı'na seçilmesine rağmen Türkiye'yi tercih etmesini Türk bayraklı formayı giymenin verdiği gururla açıklarken, Türkiye'de kadın futbolunun gelişmesi için Süper Lig kulüplerinin kadın liginde yer alması gerektiğini söylüyor.
Röportaj: Mine İpek / TamSaha
Kadın futbolumuzun kariyerini Almanya'da sürdüren temsilcilerinden birisin. Futbola nasıl ve ne zaman başladın? İlk olarak hangi kulüpte futbol oynadın?
23 yaşındayım ve 9 yıldır da Millî Takım'da oynuyorum. Almanya'da Bayern Leverkusen kulübünün oyuncusuyum. Futbola başladığımda 3 yaşındaydım. Abilerimin teşvikleriyle futbola başlamıştım. Üç abim de zamanında futbol oynamıştı. İkisi FC Köln'de forma giymişti. Ama artık oynamıyorlar. Belli bir düzeyi geçemeyince futbolu bıraktılar. Babam da şimdi "Üç oğlumdan futbolcu çıkan olmadı bari kızım futbolcu olsun" diye takılıyor abilerime. Diğer taraftan, anaokuluna gittiğim yıllarda bir gün öğretmenlerim evimize geldi ve futbola olan yeteneğim hakkında ailemle konuştu. Daha sonra yaşadığım şehir olan Köln'de bulunan FC Köln kulübüne yazıldım. 18 yaşımda Bayern Leverkusen'den teklif gelince oraya geçtim. 14 yaşında Almanya Kadın Millî Takımı'na girdim. Aynı sene, Türkiye Kadın Millî Takımı'ndan da davet gelmişti. İkisinden birini seçmem gerekiyordu, ben de Türk Millî Takımı'nı seçtim.
Bu tercihin sebebi neydi? Neden dünya futbolunda önemli bir yeri olan Almanya yerine kadın futboluna yeni yeni yatırım yapmaya başlayan Türkiye'yi tercih ettin?
Annem de babam da Almanya'ya Türkiye'den geldi. Benim içim dışım Türk. Babam bu yaşıma kadar beni her yıl Türkiye'ye götürdü. Bana şimdi sorsalar tercihimi yine Türkiye'den yana kullanırım. Almanya'da doğup büyüdüm, orada okula gittim, her şeyi orada yaptım ama yine de benim için Türkiye gibisi yok. Türk bayraklı formayı giymek, Türkiye için ter dökmek ayrı bir gurur.
Türk Millî Takımı'nda oynamak sana neler kattı? Antrenörlerinin futbolunu geliştirmene ne gibi katkıları oldu?
Öncelikle şunu söylemek isterim; 70 milyonun gözü önünde ay-yıldızı göğsümde taşımak benim için onur ve gurur verici bir durum. Millî Takımlardaki hocalarımın da futbolumdaki gelişime büyük katıkları oldu. Millî Takım'a ilk geldiğim gün oynadığım futbolla şimdiki arasında büyük gelişmeler olduğunu söyleyerek beni sürekli motive ettiler. Kulübümdeki hocam da bu gelişmeyi fark etti ve Millî Takım'a gittiğimden beri oyunumun çok ilerlediğini söyledi. Her defasında daha çok gol atmaya başladım. Şu an kulübümde de çok iyi gidiyorum.
Alman Ligi'nde bu sezonki performansından söz eder misin?
Bayer Leverkusen'in ikinci takımında oynuyorum ve şu ana kadar oynadığım 15 maçta 16 golüm var. Bu sene oldukça iyi gidiyor benim açımdan.
Türkiye'deki ligi nasıl görüyorsun, Almanya ile kıyasladığımızda sana göre farklılıklar neler?
Türkiye ile kıyasladığımızda Almanya'da lig sayısı daha fazla. Türkiye'deki ligler ise 2005'ten bu yana oldukça gelişti. İlk zamanlar sadece 10 takım vardı, daha sonra bu sayı 20'ye çıktı. Bence Türkiye'nin daha çok zamana ihtiyacı var. Kadın futbolunda yavaş yavaş ilerleme kaydediliyor. Örneğin, Almanya'da bir şehirde 50 tane takım varken, Türkiye'nin genelinde yaklaşık 100-200 takım bulunuyor. Bu durum da gösteriyor ki Türkiye'de kadın futbolu henüz istenilen düzeyde değil.
Sence Türkiye'de kadın futbolunun ilerlemesi için neler yapılmalı?
Mesela Almanya'da 1. Lig'de oynayan erkek takımlarının her birinin kadın takımı da olmasını istiyorlardı. Öyle de oldu. Keşke bu sistem Türkiye'de de uygulanabilse. Bir Fenerbahçe'nin, Galatasaray'ın, Beşiktaş'ın kadın takımı da olsa ne güzel olurdu. Basketbolda, voleybolda var da neden futbolda yok?
Futbola başlaman konusunda ailenin desteği nasıl oldu, karşı geldiler mi?
Anaokulunda futbol oynarken bir sorun çıkmamıştı. Ama FC Köln'de oynamaya başladıktan ve iş ciddiye bindikten sonra karşı çıktılar. Okulumu ihmal edeceğimi düşündüler ve futbolun erkek oyunu olduğunu, bana göre olmadığını söylediler. Ama benim çok istekli olduğumu görünce destek oldular. Şimdi baktığımda en büyük destekçim ailem. Artık onlar da kızların futbol oynamasını istiyorlar. Buradan tüm anne ve babalara sesleniyorum; çocuklarına destek olsunlar, onları yalnız bırakmasınlar.
Yani futbolun bir cinsiyeti olmadığını erkekler gibi kadınların da oynayabileceğini söyleyebilir miyiz?
Tabiî ki söyleyebiliriz, futbol sadece erkeklerin oynayabildiği bir spor dalı değil.
Futbol dışındaki zamanını nasıl değerlendiriyorsun?
Aslında çok fazla zamanım olmuyor. Haftanın 5 günü çalışıyorum, 2 gün de okula gidiyorum. Muhasebe üzerine staj görüyorum. Staj yapmamı annem babam istedi. Sakatlanırsam, futbol hayatım biterse geleceğimi garantiye almamı istediler. 2011 yılında başladım, inşallah bu sene bitirip futbola devam etmeyi düşünüyorum.
Futbolda bundan sonraki hedeflerin neler?
En son hedefim Türkiye A Millî Takımı'nda büyük bir turnuvaya katılmak. Şu anda 2014 Dünya Kupası Eleme maçlarını oynuyoruz. Bu benim için büyük bir olay.
Doğduğun, yaşadığın şehri bize biraz tanıtır mısın?
Almanya'nın Köln şehrinde doğdum, ailemle birlikte orada yaşıyorum. Çok mutluyum Köln'de yaşadığım için. Oradan ayrılmayı hiç istemiyorum. Orada beni çok iyi tanıyorlar. Türkiye'de pek tanıyan yok, yolda gördüklerinde sporcu olduğumu anlıyorlar fakat futbolcu olduğuma ihtimal vermiyorlar, bunu şaşkınlıkla karşılıyorlar. Diğer taraftan da baktığımda İstanbul anlatılmaz bir şehir, buraya her geldiğimde büyüleniyorum. Benim için büyük bir değişiklik oluyor.
Futbol oynamak isteyen kızlara, kardeşlerine neler söylemek istersin?
Futbola ne kadar erken başlarlarsa onlar için o kadar iyi olur. Bununla birlikte, hedeflerinden hiç sapmasınlar, hep en iyisini yapmaya çalışsınlar. Ben de öyle yaptım, hiç pes etmedim, umutsuzluğa kapılmadım. Almanya için değil de hep Türkiye için oynamayı düşündüm. Bu yüzden hiç de pişman değilim.