TR
EN
Site İçi Arama
Detaylı Arama
Kemal Özdeş: "En iyi takım bizimki" 1.07.2011
Kemal Özdeş: "En iyi takım bizimki"

U19 Takımımız bu ay içinde Avrupa Şampiyonası finallerinde mücadele edecek. Bu önemli organizasyon öncesinde U19 Takımımızın Teknik Direktörü ile bugüne kadar yapılanları, hedefleri ve hayalleri konuştuk. Avrupa Şampiyonası finallerinde mücadele edecek 1992 jenerasyonunun çok başarılı olduğunu söyleyen Özdeş, "8 takım içinde en iyisine sahibiz ve şampiyonluk şansı en yüksek ekibiz" derken esas olarak oyuncuların gösterdiği gelişime dikkat çekiyor.

Röportaj: Selim Şakarcan

Göreve geldiğiniz dönemde neler hedeflemiştiniz, bu hedeflerinize ne ölçüde ulaştınız?

İlk göreve geldiğimizden bu yana 16 aylık bir süre geçti. Öncelikle tüm Genç Millî Takımlardaki antrenörlerin hedefinden bahsetmek istiyorum. Genç Milli Takımlarda ortak bir felsefe oluşturmak hepimizin öncelikli amacını oluşturuyor. Kazanmaktan çok gelişmeyi hedefliyoruz. Benim açımdan ise U18 ve U19 Takımlarında ayrı ayrı hedeflerden bahsedilebilir. Şu an turnuva oynadığımız, 1992 doğumlu oyuncularımızın oluşturduğu takımdan bahsedecek olursak, ilk bir araya geldiğimizde bu takımımız U18 kategorisinde mücadele ediyordu ve yarışmacı takım değildi. Onlarla belirlediğimiz ilk hedef, kulüplerinin A takımlarıyla antrenmana çıkmaları ve maçlarda süre almalarıydı. O dönemde takımlarının altyapılarında oynuyorlardı. Bu takımımız U19 olduğunda daha somut hedefler belirlememiz gerekiyordu. Biz de öyle yaptık ve oyuncularımızla birlikte, ilk U19 kampına başladığımızda onlarla iki hedef belirledik. Bu hedeflerin ilki kendi A takımlarının kadrosunda yer almak, süre almak ve oynamak, ikincisi ise eleme turunu ve Elit Tur'u geçip Avrupa Şampiyonası'na katılmaktı. Şimdi bulunduğumuz noktada bu iki hedefimizi de gerçekleştirdiğimizi söyleyebilirim.

Genç Millî Takımlardaki felsefeden bahsedecek olursak, bu felsefedeki hedefler neydi?

16 ay önce göreve geldiğimizde başta Futbol Genel Direktörümüz Ersun Yanal olmak üzere, Ümit Millî Takım Teknik Direktörümüz Raşit Çetiner ve tüm antrenörlerle birlikte, tüm yaş kategorilerini kapsayacak bir felsefe oluşturmayı amaçladık. U19 kategorisinin sonuna kadar tüm Genç Millî Takımlarda kazanmayı değil, öğrenmeyi ve gelişimi amaçlayan olanaklar sağlayarak karakterli oyuncular yetiştirmeyi hedefledik. Bunu şöyle uygulamaya çalıştık; yine U15 kategorisinden U19 kategorisine kadar daha öğrenci merkezli bir öğrenme gelişim metodu sergiledik. Onlara antrenmanlarda ve maçlarda oluşan hataları tanımlamalarını ve çözüm üretmelerini sağlayarak öğrenmelerini hızlandırdık. Bu metotla gelişimi istediğimiz ölçüde sağladık diye düşünüyorum. Yani ortak felsefemiz öğrenmek ve gelişmek oldu.

Millî Takım'a oyuncu seçmede kulüplerle işbirliğini nasıl sağlıyorsunuz?

Bizim U18 Takımımızdaki oyuncularımız genellikle kulüplerinin A2 takımlarında oynuyor. Tüm Genç Millî Takım antrenörleri ile birlikte oyuncularımızı takımlarının maçlarında izliyoruz. Ayrıca hem oyuncularımızla hem de antrenörleriyle sürekli iletişim halindeyiz. Kendi A takımlarında antrenmana çıkan U19 oyuncularımız eleme turundan sonra kulüplerinin A takımlarında süre almaya başladı. Bu çalışmalarımıza A takımlarının teknik direktörleri ve antrenörleri de dâhil oldu. Oyuncularımızın gelişimini kulüplerindeki antrenörleriyle birlikte planlamak bizim için çok önemli. Çünkü gerçek gelişimi kulüplerinde sağladıklarını düşünüyoruz. Bu sürece katkı sağlamak adına antrenörlerinin ve teknik direktörlerinin görüşleri bizim için çok değerli. Kadroyu belirlerken onların da fikirlerini alıyoruz. A takım teknik direktörleri dâhil tüm antrenörleriyle çok iyi bir iletişim halindeyiz. U19 Takımı'nda yaptığımız hazırlık maçları Salı ve Perşembe günlerine denk geliyor. Kulüplerindeki maçların, bizim hazırlık maçlarıyla çakışması durumunda oyuncularımızın gelişiminin aksamaması adına, gerekirse oyuncularımıza izin veriyoruz. Daha önce de söylediğim gibi, gerçek gelişimlerinin kulüp takımlarında oynamakla daha etkili olacağını düşünüyoruz. Baktığımızda bu yıl U19 kategorisinde 38 oyuncuyla oynamışız. Biz oyuncu portföyümüzü çok geniş değerlendiriyor, herkese gelişim ve öğrenme fırsatı veriyoruz. Bunu da Millî Takım'a çağırarak sunmalarını sağlıyoruz.

U19 Millî Takımımızdaki oyuncuların kulüplerinde aldıkları sürenin artması, Millî Takımımızın da performansının artmasını sağladı. Bu konuda neler söylemek istersiniz?

Yıl sonu itibariyle, Elit Tur'da oynayan takımımızdan Türkiye'de oynayan oyuncularımızın her birinin kendi A takımlarında geçtiğimiz yıllara göre daha fazla süre aldıklarını görüyoruz. Bu bizim için birinci hedefimizin gerçekleşmesiydi. Zaten Elit Tur için kampa girdiğimizde bu tabloyu oyuncularımızla paylaşıp onları kutladım. Birinci hedefimizi çok iyi bir şekilde gerçekleştirdiğimizi ifade ettim. Onlar da bundan mutlu oldu. Elbette kendi takımlarında oynamaları Millî Takımımızı daha nitelikli ve güçlü hâle getiriyor.

Finallerdeki grubumuzda yer alan rakiplerimizi değerlendirir misiniz? Sırasıyla Sırbistan, Belçika ve İspanya ile oynayacağız.

Öncelikle şunu söylemek istiyorum, Avrupa Şampiyonası'na kalan 8 takımdan kiminle eşleşeceğimiz, kiminle oynayacağımız çok önemli değildi. Bizim takım ayırmamız gibi bir şey söz konusu değil. Her takımın iyi olduğunu düşünüyorum. Finallerdeki rakiplerimizden Sırbistan, bizim eleme turunda karşılaştığımız Galler'in bulunduğu gruptan 6 puanla lider çıktı. Galler'le oynadığı maçı 3-2 kaybetti. Belçika, Portekiz'in bulunduğu gruptan 7 puanla çıktı. İspanya ise İngiltere ve İsviçre'nin bulunduğu gruptan lider çıktı. Ayrıca İspanya, U19 finallerine en fazla katılan ve en fazla şampiyon olan takım. Ben kuradan memnunum, amacımız maçları tek tek düşünüp tek tek kazanmak. Bunu da gerçekleştireceğimizi biliyoruz.

Kuralar çekildiğinde grubumuzun diğer gruba göre daha zorlu olduğu değerlendirildi. Ancak dediğiniz gibi finallere kalan 8 takım da Elit Tur'da grubunu lider tamamladı ve hepsi kuvvetli takımlar.

Kesinlikle zayıf takım olarak bakılan Yunanistan son U19 Avrupa Şampiyonu Fransa'yı eleyerek geldi. Fransa'nın genç millî takımlarının ne kadar güçlü olduğunu biliyoruz. Hollanda, İngiltere, Portekiz, İtalya gibi Avrupa futbolunun çok önemli ülkeleri elendi. Bence diğer gruptaki takımlar da çok güçlü. Bu yaş gruplarında ülkelerin bulunduğu konumdan çok jenerasyonlar önem taşıyor. Belirli yaş grupları bir yıl çok iyi olup, bir yıl kötü olabiliyor. Bizim takımımızın, 1992 jenerasyonunun çok iyi olduğunu söyleyebilirim. Finallere kalan 8 takım içinde en iyi takım olduğumuzu düşünüyorum. Tabii rakiplerimiz de kuvvetli. Esas önemli olan oyuncularımızın iki yıl sonra nerede olacakları. Gelişim olanca hızıyla devam ediyor.

Almanya, Fransa, İtalya, İngiltere, Hollanda, Portekiz gibi güçlü futbol ülkelerinin finallere katılamamasını avantaj olarak değerlendirebilir miyiz?

Hayır, bunu avantaj olarak görmüyorum. Sonuçta finallere katılan ülkeler bu takımları eleyerek bu hakkı kazandı. Romanya'da Avrupa'nın en iyi U19 jenerasyonları mücadele edecek.

Liglerin tatile girmesi ve tatil sonrasında oyuncuların finallere hazırlanmaları, performanslarını olumsuz etkiler mi?

Evet bu öngördüğümüz bir konuydu. Öncelikle Elit Tur'un oynandığı tarihe bakarsak, ligimizin bitiminin hemen ardından oynanmıştı. Elit Tur için yaptığımız hazırlıklar korumaya yönelikti ve bir sorun yaşamadık. Avrupa Şampiyonası için ise farklı bir antrenman planlaması yapmamız gerekiyordu ve biz bu planlamayı daha Elit Tur maçları bitmeden yapmıştık. Artık Türkiye'deki kulüplere bakarsak ve çocuklarımızın da kendi A takımlarında oynadıklarını düşünürsek, her kulüp iki haftalık dinlenme süresi sonrası için oyuncularına antrenman programı verdi. Biz kulüplerimizle de değerlendirme yaparak, 5 Haziran'da biten Elit Tur sonrasında bir hafta dinlenme süresi verdik çocuklarımıza. Ardından da 13 Haziran itibariyle takımlarının kampı başlayıncaya kadar uygulayacakları bir antrenman programı hazırladık. Kondisyon sorunu yaşayacağımızı düşünmüyorum.

Hazırlık dönemini nasıl değerlendireceksiniz? Planlanan özel maç var mı?

Planladığımız özel maç yok, buna da ihtiyacımız olduğunu düşünmüyorum. Bizim takımımız 15 aydır beraber oynayan ve oyuncuların birbirlerini çok iyi tanıdığı bir takım. Maç sadece kondisyon açısından iyi olabilir ama zaten kendi takımlarında maçlar yapacaklar. Temmuz'un 13'ünde antrenmanlara başlayacağız. O güne kadar oyuncularımız kendi takımlarının kampında hazırlık maçı oynayacak. Kampa girdiğimizde oyuncularımızdan takımlarında yapmış oldukları antrenmanları da isteyeceğiz. Turnuvaya kadar yedi günlük antrenman periyodunda oyuncularımıza Avrupa Şampiyonası'nda başarıyı elde edebilecek taktiksel nitelikleri kazandıracağız.

U19 Millî Takımımızın olumlu özellikleri nelerdir?

Takımımızın en önemli özelliği birlikte oynamayı çok iyi becerebilmeleri. Bir de biz 15 aylık süre içerisinde oyun felsefesi olarak hep aynı tarzda oynadık. Tüm maçlarımızda kendi oyunumuzu oynadık. Yani maçlardan önce neyi planladıysak o oyunu oynamaya çalıştık. Hiç korumaya yönelik oynamadık. Bundan da hiç ödün vermedik. Almanya maçında ikinci yarı 1-0 önde olmamıza rağmen, bir şey elde etmeye yönelik oynadığımızda daha etkili olduk. Oyuncularımız sürekli gelişiyor ve bu giderek artıyor. Bu durum çok sevindirici. Hepsinin en olumlu özelliklerinden biri de çok karakterli oluşları. Oyuncularımızın bu özelliklerini çok seviyorum.

Takımdaki oyuncuların bir çoğu geçtiğimiz yıllarda Avrupa Şampiyonası ve Dünya Kupası tecrübeleri yaşadı...

Evet, bu da oyuncularımızın uluslararası tecrübeleri adına çok önemli; takımımız için büyük bir avantaj. Farklı bir konuyu, önemli olduğu için paylaşmak istiyorum. Biz finaller öncesindeki iki turda da bir şeyler hedefleyerek oynadık. Elit Tur'da özellikle son maçta, biraz gereksiz bir motivasyon oluştu bizde. Bu bizim oyunumuzu etkiledi maçın başında. Devre arasında oyuncularımızla konuştuk ve bunu hemen düzelttiler. Duygu düzeyimizi yönetmeyi bilmeliyiz. U19 kategorisinde kazanmak için her yolun denenmesi gerektiğine inanmıyoruz. Ben oyuncularıma bir daha bunu hatırlattım. Kendi felsefemizi, kendi oyunumuzu oynamanın bize başarıyı getireceğini söyledim. Bu yaş grubu sürekli öğreniyor ve gelişiyor. Hatalar olacak, önemli olan bunları tanımlamak ve düzeltmek. Bu yönde de etkili bir takımımız var.

Takımınızın geliştirmesi gereken bir yönü olduğunu düşünüyor musunuz?

Elit Tur kampındaydık, Almanya maçından bir gün önce televizyonda Barcelonalı David Villa'nın bir demecini gördüm ve daha sonra bu demeci oyuncularımla da paylaştım. Takım olarak bu oyunlarını devam ettirebilmeleri için çok çalışmaları ve kendilerini geliştirmeleri gerektiğini söylüyordu. Dünyanın en iyi forveti bunu söylüyorsa, bizim oyuncularımızın da daima kendini geliştirmeye, öğrenmeye ve çalışmaya devam etmesi gerekiyor.

Finallerdeki hedefiniz nedir? Rakiplerimize göre şampiyonluk şansımız ne kadar kuvvetli?

Finallerde öncelikle ülkemizi her anlamda en iyi şekilde temsil etmek istiyoruz. Rakibine, hakeme, seyirciye saygı gösteren bir Millî Takım izlettireceğiz. Turnuvanın en saygı duyulan takımı olmak öncelikli amacımız olacak. Sportif açıdan ise ilk hedefimiz gruptan çıkıp dört takım arasına girmek. Sonrasını ise oyuncularımızla o zaman konuşacağız. Rakiplerimize göre şampiyonluk şansımız, bence hepsinden kuvvetli.

Elemelerden aklınızda kalan önemli bir anınızı paylaşmak ister misiniz?

Tabii ki isterim. Bunu oyuncularımla da paylaştım. Elit Tur'da Macaristan'ı 6-1 yendikten sonra bitiş düdüğüyle birlikte oyuncularımızdaki hayal kırıklığını ve sanki maçı kaybetmiş gibi soyunma odasına gittiklerini gözlemledim. Almanya maçına avantajlı çıkmamız için bir gol daha atmamız gerekiyordu. Hepimizde bir gerginlik ve umutsuzluk vardı. Soyunma odasına girdiğimizde kimse kimseyle konuşmuyordu. Aklıma bizim burada bulunma amacımız geldi ve oyuncularımı kutladıktan sonra ikinci yarı oynattığım oyun için hatanın bende olduğunu söyledim. Bizim amacımız gelişmek ve öğrenmekse, skor önemli değildi ve oyunumuzu oynamamız gerekiyordu. Oyuncularımızla birlikte gerçek amacımızı hatırladık. Ayrıca kendilerine, "Bugünkü kararlılığınız ve isteğiniz size Almanya maçını kazandıracak" dedim. Macaristan maçı sonrasında yaşadıklarımız bizi olumlu yönde etkiledi.

Performansıyla sizi mutlu eden ve beklenmedik şekilde çıkış yapan oyuncularınız var mı?

Bu yıl takımımızda 38 oyuncu mücadele etti. Bu 38 oyuncumuzdan da memnunum, bu yaşta oynanan oyun değişken olabilir. En önemlisi, oynanan oyunun sürekli geliştirilme çabasıdır. Nasıl oynandığı çok önemli değildir. Elit Tur'da 18 kişilik kadromuz vardı ve ben oyuncularıma takımımızın ilk 11'inin 18 oyuncudan oluştuğunu söyledim. Almanya üç maçta da aynı 11'le mücadele ederken ben sürekli takımımı değiştirdim. Bizim takımımızdaki 38 oyuncu bu takımın 11'inde oynuyormuş gibi hisseder ve öyle davranır. Almanya maçından sonra, uzun yıllardır bu takımda olan ama Elit Tur'da kadroya giremeyen oyuncularımız büyük bir heyecanla beni ve arkadaşlarını arayıp kutladılar. Bu da bizim önemli amaçlarımızdan biriydi. Karakterli oyuncular yetiştirmek, öncelikli hedefimizdi. Bütün oyuncularımızın performansından oldukça memnunum.

Final kadrosunda yeni isimlere yer vermeyi düşünüyor musunuz?

Düşünüyorum. Sezon boyunca takımımızda yer alan 38 oyuncumuzun hemen hemen tamamına antrenman programı gönderdik. Oyuncularımızın performansları, sakatlık durumları ve antrenörleriyle yapacağımız görüşmeler, kadromuzu belirleyecek. Örneğin; eleme turundaki kadro ile Elit Tur'daki kadro arasında 8 oyuncu değişti. Geniş bir kadroya sahibiz. Esas amacımız ileride A Millî Takımımıza hizmet edecek oyuncuları tespit edip, onlara bu fırsatları vererek hayallerini sıcak tutmak. Yeni isimler aramıza katılabilir.