TamSaha Dergisi - 141 - page 66-67

hemen başında 1-0 öne de geç-
mesine karşın 2-1 mağlup olan
ve skor 1-1’ken bir de penaltı ka-
çıran İspanyollar, dört sene ön-
cesindeki hallerinden eser
olmadığını az da olsa belli et-
mişti. Bumağlubiyet sonrasında
grup liderliğini de Hırvatlara kap-
tıran İspanyollar böylece ikinci
turda İtalya ile eşleşti.
İspanya, İtalya ile bir büyük tur-
nuvada son olarak 2012 Avrupa
Şampiyonası finalinde karşılaş-
mış ve rakibini 4-0’la adeta
sürklase etmişti. Fakat EURO
2012 sonrasında İspanyolların
yaşadığı çöküş, kendisini EURO
2016 ikinci turunda da gösterdi
ve dört yıl önce rakibine 4-0
mağlup olan İtalya, bu kez saha-
dan 2-0’lık galibiyetle ayrılarak
çeyrek finale yükselmeyi ba-
şardı.
2014 Dünya Kupası’nın ardından
2016 Avrupa Şampiyonası’nın da
hayal kırıklığıyla sona ermesi
neticesinde de sekiz yıldır takı-
mın başında olan tecrübeli tek-
nik adamVicente del Bosque
görevinden ayrıldı. Ancak del
Bosque’nin yerine Julen Lopete-
gui’nin getirilmesi, yeni soru işa-
retlerinin de belirmesine yol açtı.
Zira Lopetegui, teknik adamlık
kariyerinde İspanya’nın U19 ve
U21 takımlarıyla Avrupa şampi-
yonlukları yaşamış olsa da son
iki sezonda çalıştırdığı Porto ile
tek bir kupa dahi kazanamadı ki
Porto, 1970’lerin sonundan beri
ilk defa iki seneyi kupa göreme-
den geçirmişti. 2018 Dünya Ku-
pası elemelerinde İtalya ile aynı
grupta yer alan İspanyolların
eski günlerine dönememeleri
halinde bu kez bir Dünya Ku-
pası’nı kaçırmaları dahi ihtimal
dâhilinde. Zira söz konusu eleme
grubunun birincisi doğrudan fi-
nallere katılma hakkını elde
ederken ikincisi baraj maçı oy-
namak zorunda kalacak.
İTALYA
1980’lerde ve 1990’larda Serie A,
dünyanın açık ara en çok yıldız
barındıran ligiydi. Ligde dünyanın
dört bir yanından en iyi oyuncula-
rın forma giyiyor olması muhte-
melen yaşanan rekabet ortamı
sayesinde İtalyan futbolcuların
kalitesini de en üst seviyeye çeki-
yordu. 1994 Dünya Kupası’nda İtal-
yanlar finali penaltılarla
kaybederken kadrolarında Ro-
berto Baggio, Gianfranco Zola,
Giuseppe Signori gibi tümdünya-
nın gıptayla baktığı, tekniği ve
oyun zekâsı en üst düzeyde forvet
oyuncuları yer alıyordu.
EURO 2000’de final oynayan ve
2006 Dünya Kupası’nı kazanan je-
nerasyondaysa Alessandro Del
Piero ve Francesco Totti gibi iki si-
hirbaz vardı.
Ancak sonrasında, İtalyan futbo-
lunun kulüpler bazında yaşadığı
geriye gidiş, bir noktadan sonra
millî takıma da sirayet etmeye
başladı. 2006’daki dünya şampi-
yonluğu sonrasında sadece bir kez
EURO 2012’de final oynayıp onda
da İspanya’ya 4-0 kaybeden
İtalya, iki Dünya Kupası’ndaysa ilk
turu dahi geçemedi. Dahası, İtal-
yanların elinde, bir üstteki parag-
rafta örneklediğimiz biçimde
büyük yıldızlar da artık yok.
2014 Dünya Kupası’na ilk turda
veda edilmesi sonrasında İtalyan
futbolunda hayli karamsar bir
tablo oluşmuştu ve takımın içinde
bulunduğu girdaptan kurtulabil-
mesi adına da Juventus’u üç sene
üst üste Serie A şampiyonluğuna
taşıyan Antonio Conte, Gök Mavili-
lerin yeni teknik direktörü olarak
belirlenmişti. Her ne kadar İtalyan
futbolunun yıldız oyuncu sorunu
devam ediyor olsa da Conte, EURO
2016 elemelerinde GökMavililerin
Hırvatistan ve Norveç’in önünde,
fazla zorlanmadan grubunu lider
tamamlamasını sağladı. Takımın
turnuvaya da belki de en büyük
sürpriz adayı olan Belçika’yı 2-0
yenerek başlaması İtalya’nın bek-
lenenden çok daha iyi bir du-
rumda olduğunu göstermekteydi.
Sonrasında İsveç’i de tek golle
geçen İtalyanlar, grup liderliğini
garantilemeleri üzerine yedek ta-
kımla çıktıkları maçta İrlanda’ya
1-0 yenilseler de ikinci turda İs-
panya’yı özellikle taktiksel açıdan
çok iyi bir oyun ortaya koyarak
2-0mağlup etmeleri sonrasında
yeniden fazlasıyla alkış alıyordu.
Ancak çeyrek finaldeki Almanya
maçı, İtalya’nın eski gücünün
henüz çok gerisinde olduğunun da
net bir şekilde ortaya çıkmasını
sağladı. Örnek vermek gerekirse
iki ekibin 10 yıl önceki Dünya Ku-
pası yarı final randevusunda İtal-
yanlar 120 dakika boyunca
Almanlara rahat oynama fırsatı
tanımamış, rakipleri özellikle
uzatmalarda gitgide oyundan dü-
şerkenmaça çok daha fazla ağırlı-
ğını koymaya başlamış ve son
anlarda bulduğu iki golle de saha-
dan 2-0 galip ayrılmıştı.
Ne var ki 10 yıl sonrasında Alman-
ya’nınmaç boyunca üstün olduğu,
İtalyanların neredeyse tamamen
gol yememek üzerine çabaladığı
ve hücumda da asgari düzeyde et-
kili olduğu bir senaryo sahnelen-
mekteydi. Elbette bu farklılıkta
Almanların da o süre içinde gös-
terdiği gelişimin etkisi yadsına-
mazdı ama İtalyanların da
savunma hattı haricinde ne denli
vasat oyunculardan kurulu ol-
duğu da kendisini fazlasıyla belli
etmekte olan bir gerçekti. Yine de
İtalya, 1-0 geriye düştüğümaçta
Boateng’in hediye ettiği bir penal-
tıyla normal süreyi 1-1’lik bera-
berlikle tamamladı, uzatmalarda
da eşitlik bozulmayınca işi seri
penaltı atışlarına kadar götürdü.
Lâkin burada talih İtalyanların yü-
züne gülmeyince Gök Mavililer
için bir büyük turnuva daha erken
sona ermiş oldu.
İtalya adına işi daha da sorunlu
hale getirense, alt yaş kategorile-
rinden de henüz çok heyecan ve-
rici bir ismin gelmemesi. Yeni bir
Roberto Baggio veya Del Piero
çıkmasını bırakın, genç millî ta-
kımlarda yer alan neredeyse hiç-
bir hücumoyuncusu ülkenin üç
büyük takımından birinin kadro-
sunda yer almıyor. Bir başka
büyük soru işaretiyse, Chelsea’ye
giden Antonio Conte’nin ardından
millî takım teknik direktörlüğüne
Giampiero Ventura’nın getirilmesi.
Ventura, kariyeri boyunca 20’ye
yakın takım çalıştırırken profes-
yonel düzeyde kazandığı tek
somut başarı, 1996’da Lecce’yi
Serie C şampiyonu yapmasıydı.
Zaten kendisinin bugüne dek ça-
lıştırdığı en üst düzey kulüpler de
Sampdoria, Napoli ve Torino ol-
muştu. Gök Mavililerin bu şartlar
altında İspanya ile birlikte yer al-
dığı 2018 Dünya Kupası eleme
grubunda nasıl bir sonuç elde
edeceği gerçekten büyükmerak
konusu.
66
67
1...,46-47,48-49,50-51,52-53,54-55,56-57,58-59,60-61,62-63,64-65 68-69,70-71,72-73,74-75,76-77,78-79,80-81,82-83,84-85,86-87,...128
Powered by FlippingBook