EURO 2024 finalleri boyunca Millî Takımımıza berberlik hizmetini, Londra'da yaşayan ünlü Türk berber Şenol Erdoğan verdi. Ronaldo'dan Rio Ferdinand'a, film oyuncularından şampiyon boksörlere geniş yelpazede bir portföyü bulunan ve Premier Lig'in neredeyse tüm oyuncularını tıraş eden Erdoğan'la kariyer hikâyesini ve ünlülerle yaşadığı hatıraları konuştuk.
Röportaj: TamSaha / Rasim ArtaganSeni ve aileni tanıyabilir miyiz?
1987'de İzmir'de dünyaya geldim. Babam bakkal işletiyor, annem de tarlada çalışıyordu. Maddî durumumuz kötüydü. 6 yaşındayken pazarda su satıyordum. 8 yaşıma geldiğimde babam beni bir berberin yanına verdi. Kendisi de Rusya'ya çalışmaya gitti. 9 yaşında ilk saç kesimimi yaptım. Babam Rusya'dan dönünce bana Menemen'de bir berber dükkânı açtı. O da Rusya'da kuaförlük öğrenmişti ve bana yardım ediyordu. Hem okuyor hem çalışıyordum. 8 yaşımdan beri başka bi meslek yapmadım. 19 yaşımdayken bir karar aldım ve yurt dışına gitmek istedim.
Dil eğitimi için istedin sanırım…
Van'da Beden Eğitimi Öğretmenliğini kazandım ama okula alışamadım. Bu sefer dönüp açıktan iktisat okudum. İlk senemde dil eğitimi için İngiltere'ye gittim. Aslında niyetim kalıcı olarak orada yaşamaktı. Bir Türk berberin yanında işe başladım. 20 yaşımda Londra New Cross'da kendi dükkânımı açınca dil eğitimini de bırakmak zorunda kaldım, çünkü çok çalışıyordum. İngilizceyi de dükkânıma gelen müşterilerden öğrenmeye başlamıştım.
İlk büyük müşterim Ferdinand'dı
Futbol dünyasının içine girişin nasıl oldu?
İlk olarak Charlton Athletic'in oyuncuları dükkânıma gelmeye başladı. Bir-iki gelişten sonra daimî müşterim oldular. O dönem Andy Reid vardı, onunla başladım. İlk büyük futbolcu müşterim ise Rio Ferdinand'dı… Beni kendisine tavsiye etmişler. Bir gün dışarda otururken dükkânın kapısından içeri girdiğini gördüm. Beni sormuş. Önce çocuğunu getirdi. Tıraşı çok beğendi. "Beni de tıraş eder misin?" diye sordu. Sonra kardeşi Anton'u, babasını, sonra bütün sülalesini getirdi. Rio ile aramız o kadar iyi oldu ki, çok ilginç bir hatıramız da var.
Nedir o?
Düğün yapacaktı 6 yıl önce. Tercihi Yunanistan'da ya da Maldivler'di… Ben beynine girdim ve "Düğününü Türkiye'de yap" dedim. Türkiye'deki güzellikleri övdüm, fotoğrafları gösterdim. İlk önce İstanbul'da Çırağan Sarayı'na gittik. Çok beğendi ama gece yarısından sonra müzik olmadığı için orayı elemek zorunda kaldı. Dört gün, dört gece eğlenmek istiyordu. Sonra Marmaris'e gittik. D-Maris'i gezdik birlikte. Çok beğendi ve sonucunda dört gün, dört gece boyunca Marmaris'te düğün yaptı. Yaklaşık 100 kişi düğüne katıldı. Rio'nun eşi Kate de çok ünlü birisi. Bu arkadaşlığımız sonrasında tabiî birçok isme de ulaştım böylece… Şimdi Premier Lig'den çok sayıda oyuncunun saçını ben kesiyorum.
Premier Lig'in berberi
Kulüplere gidip tesislerde de tıraş yapıyorsun değil mi?
Evet… Manchester United'a, Aston Villa'ya gidiyorum. Crystal Palace'tan 20'ye yakın futbolcu, müşterimiz. Hem onlar bana geliyor hem ben tesislere gidiyorum. Bradford City'nin tesislerine gidiyorum. Zaten Hull City'nin tüm takım oyuncularını ve teknik heyetini ben tıraş ediyorum. Hatta Hull City Stadyumu'nda soyunma odasında benim için özel berber koltuğu yaptırdılar. O koltukta tıraş yapıyorum. West Bromwich Albion'ın oyuncularını da ben tıraş ediyorum. Southampton, Everton, Arsenal, Brighton oyuncuları da müşterilerim.
Peki, millî takımlarda kimler var?
İlk olarak İzlanda Millî Takımı'nı tıraş ettim. Hatta Türkiye'de, Türkiye'ye karşı oynadıkları maçta beni özel olarak getirdiler. İstanbul'daki maçta çok farklı bir duyguydu. Hatta gazetelere "İzlandalı oyuncular, Türk berberine dert yandı" diye haber olmuştum.
Türk Millî Takım serüveni nasıl başlıyor?
Çağlar Söyüncü ile arkadaşız. O beni çağırdı. Son 3-4 yıldır Milli Takımımıza hizmet veriyorum.
Bunca yıldız futbolcu neden Şenol Erdoğan'ı tercih ediyor?
Güvenilirim… Dükkânda konuştuklarımız dükkanda kalır… Ki çok fazla konuşuyorlar (gülüyor). Ama seninle ne konuşuyorsam, o aramızda kalır. Asla başka bir yerde ağzımı açmam. Ayrıca sanatıma çok güveniyorum ve onlar da güveniyor. 8 yaşımdan beri saç kesiyorum. 7 gün çalışıyorum. Hiç izin yapmıyorum. Sabah 9'da başlarım, geceye kadar durmam, çalışırım. Sanırım biraz da sempatiğim. Beni komik buluyorlar. Onları eğlendiriyorum. Bu sebeplerden benimle çalışıyorlar.
Bu kadar işkolik bir insanın özel hayatı nasıl gidiyor?
Dört defa evlendim. İlişkilerimin çoğunun bitmesinin nedeni, işime olan aşkım. Evliliğime zaman ayıramamam... Herkes bundan şikâyet etti. En başından, "Benim önceliğim işim" dememe rağmen hep sorun oldu. Ben de işimden hiç taviz vermedim. Dükkanım benim evim gibi. Bir gün saç kesmeyeyim rahat etmiyorum. Tatile giderken tüm ekipmanımı yanıma alıyorum.
Çocuğum ve Ronaldo'nun tıraşı…
Çocuğun olmasından sonra hayat nasıl değişti?
Hiç değişmedi… Onlardan kaç gündür ayrıyım, evet, çok özlüyorum. Ama önceliğim hep işim oldu. Hayatıma gelen en güzel birinci şey çocuğum, ikincisi ise Cristiano Ronaldo'nun saçını kesmek…
Bir de Ronaldo hikâyen var…
Evet… Cristiano'nun da saçını kestim. Juventus maçından geliyordu. O dönem Manchester United'da ikinci döneminde oynuyordu. Rio Ferdinand da beni hep instagram hikâyelerinden paylaşıyordu. Görmüş ve tıraş olmak istemiş. O duyguyu anlatamam. Her berberin tek hayali Ronaldo'nun saçını kesmektir. Çok popüler. Müthiş bir kariyeri var. Sosyal medyada dünyanın en çok takip edilen insanı… O an hiç bitmeyecek sandım. Bir an terliyorum, bir an çok heyecanlanıyorum. Çok konuşkan bu arada… Soru soruyor sürekli. Cevap verirken heyecanlanıyorum. Gözyaşlarımı tutmaya çalışıyorum. Gözlerimin yaşardığını görünce bana sarıldı. Çok güzel bir andı. Hayatımın en büyük tecrübesi buydu. Bana önce nereli olduğumu sordu. Türküm dedim, şaşırdı. Bodrum'a ve İstanbul'a tatile gittiğini anlattı. Böyle muhabbet ettik. Sıfır ego… İnanılmaz bir karakter gerçekten…
Ronaldo hâricinde bu kadar üst düzey futbolcuyla yaşadığın ilginç anılar var mı?
Rio ile penaltı atışları yaptık. Bilardo oynuyoruz. Dükkânımda bilardo masası var ki çok iyi oynarım. Bir tek Rio beni yendi bugüne kadar. Üç kez oynadık, iki defa o aldı, bir defa ben kazandım. Futbol etkinliklerine katılıyorum. Beşe beş oynuyorlar, kaleci oluyorum. Penaltı atışlarına iddiaya giriyoruz.
Bir futbolcunun saçını keserken nereden ilham alıyorsun, modayı nasıl takip ediyorsun?
Gelecek kişi önce randevu alıyor. Ben de bu kişinin profiline giriyorum. Daha önce kullandığı saç şekillerine, kafa yapısına bakıyorum. İki-üç farklı saç şekli çıkartıyor ve sunum yapıyorum. Zaten Avrupa'da sürekli yeni bir şey çıkıyor. Analiz yapıyorum. Saç şekillerini çıkartıyorum. Kendimi müşterime hazırlıyorum. Beynini yıkıyorum ve ondan sonra yapıyorum. O da çok beğeniyor ve arkadaşına tavsiye ediyor. Bu şekilde büyüdüm, hep tavsiye üzerine. Herkes bir şekilde arkadaşına tavsiye etti beni.
Barış Alper'e uğurlu geldi
Dünyada büyük turnuvalara oyuncuların saç stilleri damga vuruyor. Saçların şampiyonalarda bu kadar ikonik bir hâl almasını nasıl yorumluyorsun?
Oyuncular asında "Ben ikonik olacağım, damga vuracağım" demiyor. Tek istedikleri saçlarının şeklini değiştirmek. Değişiklik yapınca da göz önünde oldukları için ikonik bir durum alıyor. Ya da bazen totem yapabiliyorlar. "Değişik bir şey yapayım, uğurlu gelsin" diyen de var. Mesela Millî Takımımızda Okay Yokuşlu'nun tıraşı bu şekilde oldu. Barış Alper'in de saçını boyadık. Uğurlu geleceğini düşündük ki öyle de oldu. Şans getirsin diye değişiklik yaptıkları da oluyor. Temeli bu…
Türk Millî Takımı ile Avrupa Şampiyonası'nda yer aldın. 85 milyonun kıymet verdiği oyuncuların saçları sana emanet edildi. Bu ekibe nasıl dâhil oldun?
Buraya gelmemin en büyük nedeni oyuncular oldu. Altay Bayındır, Uğurcan Çakır, Çağlar Söyüncü, Kaan Ayhan, Merih Demiral, Hakan Çalhanoğlu zaten benim müşterimdi. 16 oyuncuyu zaten bire bir tanıyorum. Onlar, "Avrupa Şampiyonası'na gelir misin?" diye sordular. "Böyle bir görev gelirse düşünmem bile" cevabını verdim. Bu şekilde oldu.
Böylesine büyük bir kafile için bir berberi onaylamak çok özel bir durum. Çünkü kimse berberini kolay kolay değiştirmez. Seni herkesin onaylamasına ne diyorsun?
A'dan Z'ye tüm saç şekillerini yapabiliyorum. Kaşı da alırım, saçı da keserim, saçı da boyarım. Bu büyük bir etken… İkincisi sanatıma çok güveniyorum. Bu konuda gerçekten iyiyim. Bir de şöyle bir durum var. Sadece futbolcu değil, her erkek saç tıraşından sonra kendisini iyi ve motive hisseder. Bu durum işine de yansır. Yüzde 100 performansını sergiler. Ben onlara bunu veriyorum. Koltuktan kalkarken "Ohhh be…" dedirtiyorum. "Beş yaş attım" diyen var. Bunu yapabiliyorsam işte bu sebeple buradayım…
Türkiye'de ve dünyada binlerce Türk berber var ama sen herkesin hayalini kurduğu yerdesin.
Doğru söylüyorsunuz. Bir yandan şanslı bir yandan da mesleğimde iyi olduğumu düşünüyorum. Arkadaşlık bir yere kadar. Kötü berber olsam, bir kişiyi memnun ederim, iki kişiyi memnun ederim. Ama işimde iyiyim ki beni buraya, kendi içlerine aldılar. Hepsi de beni çok sevdiklerini söylüyor, sağ olsunlar…
Şenol Erdoğan'a Londra'da kapıdan geçerken girip tıraş olamazsın sanırım. Doğru mu?
Olursunuz ama çok beklersiniz. Çok yoğunum gerçekten. Hep randevuyla çalışıyorum ama yok demeyi de sevmiyorum. "Sizin bana ayak uydurmanız lâzım" diyorum. Dükkânıma her kesimden insan geliyor. İnşaat işçisi, patron, garson, boksör, futbolcu… Benim dükkânımda herkes eşit.
Türk berberleri için ne söylersin?
Dünyada gerçekten çok farklıyız. İngiltere'de pazar bizim elimizde. Buruna ağda yapıyoruz, kulakları yakıyoruz. Bu oradakilere çok ilginç geliyor. Hollywood aktörleri geliyor. Onlara yapıyoruz, şaşıp kalıyorlar.
Sana tıraş olmanın bedeli ne kadar?
Benim bir fiyatım var tabiî. Yoğun olduğum için günde sadece 10 kişiyi tıraş edebiliyorum. Saç-sakala 100, sadece saça 50 pound alıyorum. Herkese aynı fiyat. İki dükkanım var. Birisi merkezde, diğeri Londra'nın dışında. Şu an 20 kişilik bir ekibimiz var.
Berberi neye göre seçiyorsun?
Önemli olan şey sanatı ve arkadaş canlısı olması… Müşteriyi güldüreceksin. Birisini tıraş ediyorsanız ona pozitif enerji vermeniz gerekiyor. Berber hem sanatçı hem de arkadaş canlısı ve karakterli kişi olmalı.
Futbolla ne kadar ilgilisin? Hangi takımı tutuyorsun?
İlk doğduğumda babam bana Fenerbahçeli Şenol'un adını koymuş. Sonra UEFA Kupası'nı kazandığı dönemde Galatasaray'a sempatim arttı. Koyu bir taraftar değilim zaten. Maç izlemeye de fazla vaktim olmuyor maalesef. Bir takıma odaklanamıyorum. Tarafsızım ve Millî Takım'ı tutuyorum.
En bakımlı oyuncu Barış Alper
Millî Takımımızın en bakımlı oyuncusu kim?
Birden çok isim sayarım. Barış Alper Yılmaz ilk sırada… Uğurcan Çakır, Altay Bayındır, Abdülkerim Bardakçı... Bu oyuncularımız çok bakımlı.
Abdülkerim'in saçlarını sen mi örüyorsun?
Örme işini dünyada en iyi Afrikalılar yapıyor. Afrikalı biri gelip örüyor onun saçlarını…