Geçtiğimiz sezonun şampiyonu Beşiktaş'ın Kadın Futbol ve Spor Okulları Direktörü Necmettin Çelikhan ve teknik direktör Mesut Kır'la kadın futbolu üzerine konuştuk. Çözüm bekleyen problemleri anlatırken, "Bu iş amatör devam edemez" diyen ikili, kadın futbolunun gelişimi için Süper Lig kulüplerinin direkt 1. Lig'den başlamasına "evet" dediklerini belirtiyor, altyapısını yıllar önce kurmuş olan Beşiktaş'ın sadece futbolcu değil, teknik ekip ve idareci anlamında da kadın futboluna katkı sağlayan bir okul olduğunu vurguluyor.

Röportaj: TamSaha / Rasim Artagan

Necmettin Bey Beşiktaş'ın kadın futboluna giriş hikâyesini sizden dinleyebilir miyiz?

Necmettin Çelikhan: 2014 yılında TFF'nin açtığı bir program sayesinde Beşiktaş, kadın futboluna destek vermeye başladı ve daha sonra liglere katıldı. Bütün altyapısını tamamlayarak 3. Lig'den 1. Lig'e şampiyon olarak çıktı. 2018-2019 yılında şampiyon oldu Beşiktaş… 2019-2020 yılında ligin tamamlanamaması sonucu şampiyon ilân edilemedi. Ama o günün şartlarında ALG Spor lider durumdaydı ve Şampiyonlar Ligi'ne gittiler. Lig tescil edilmediği için beyaz lig oldu… Geçen sezon TFF'nin düzenlediği harika bir organizasyonla Kadınlar 1. Ligi oynandı. Pandemi koşullarında inanılmaz bir özveriyle yapılan organizasyonda 16 takımın katıldığı ligde Beşiktaş şampiyon olarak sezonu tamamladı.


Mesut Hocam görevinize yeni başladınız. Hayırlı olsun. Kendinizi bize biraz anlatır mısınız? Bu göreve gelişiniz nasıl gerçekleşti?

Mesut Kır: Teşekkür ederim. 7 yıl boyunca Beşiktaş Futbol Akademisi'nde birçok yaş grubunda antrenörlük yaptım. Buraya geliş sürecinde Necmettin Bey beni aradı. Yönetim Kurulumuzun, Başkanımız Sayın Ahmet Nur Çebi'nin uygun görmesiyle bir görüşmemiz oldu. Bana tekliflerini ilettiler. Ben de bundan mutluluk duydum. Burada olmak benim için çok önemli. İşimi iyi yapabileceğim profesyoneller var burada… 14 kişilik büyük bir ekibiz. Kadın futboluna uzak gibi görünsem de aslında bütün çalışmalarını burada yaptıkları için bildiğim bir takım.

 Aslında yıllarca duvar duvara, omuz omuza çalıştınız. Kadın futboluna ilk kez adım atıyor olabilirsiniz ama zaten yapıyı biliyordunuz aslında…

M.K: Ben de 2014 yılında başladım Beşiktaş'a… Kadın futbol takımımız da o yılda başladı faaliyetlerine ve altyapımıza bağlıydı. Bütün aşamalarında vardım. Yabancı gibi görünsem de değilim aslında. Yapabileceklerimi biliyorum. Buraya gelince hiçbir yabancılık çekmedim. 40 yıldır burada gibiyim. 50 metre öteye geldim…

Necmettin Bey şampiyon olduğunuz süreci Antalya'da beraber yaşadık. O organizasyona dair siz neler söylersiniz? Kadın futbolundaki atağı nasıl değerlendiriyorsunuz?

N.Ç: Kulüp tarafını çok iyi yaşadık, evet… TFF'nin birimleri çok iyi bir organizasyon yaptı. Pandemi şartlarında inanılmaz disiplinli bir ortama girdik. Öğlen ve akşam yemeklerimiz ilk gün odalarımıza geldi. PCR testi sonuçlanana kadar dışarı çıkmadık. Gerçekten TFF Sağlık Kurulu ekibi inanılmaz özverili çalıştı. Oğuz Çetin ve Sertan Kıragası Beyler organizasyonu çok iyi yönettiler. Kulüpler de aynı ortamda kalınca kaynaştılar. 20 gün hep birlikte olma şansı yakaladık. Dertleştik, sohbet ettik. Kadın futbolunun sorunlarını paylaştık. Oğuz Çetin, Futbol Gelişim Direktörü olarak sıkıntılarımızı, şikâyetlerimizi dinledi. Kadın futbol kulüpleri arasındaki bu kaynaşmada TFF birimlerinin çok emeği var. O dönem görevde olan Vahit Mert'in çok büyük emeği var. Halı değil, çim sahalardaydık. Birçok kız çocuğu belki de ilk kez beş yıldızlı bir otelde kaldı ve ilk defa çim sahada futbol oynama şansına sahip oldu. Hep beraber yemek yeme, birlikte hareket etme kültürüne sahip oldu. Sahalar inanılmaz güzeldi. Tesis yetkililerine de çok teşekkür ederiz. Hakemlerimiz, organizasyon, basın, yayıncı kuruluşlar inanılmazdı… Finalin dört kanal tarafından canlı yayınlanması, kadın futbolunu bir anda Türkiye'nin gündemine oturttu. Organizasyon tek kelimeyle kusursuzdu. İnanılmaz güzel bir protokolle kupamızı TFF Başkanımız Nihat Özdemir Bey'den teslim aldık. Bence bu durum kadın futbolunu TFF nezdinde de çok önemli bir hâle getirdi. Kadın futbolu artık Türkiye'de geri dönülmeyecek bir sürece girmiştir. Artık üstüne koyarak devam edecektir.

Hocam size dönmek istiyorum. Bu sezon yine pandemi şartları var. Bu sezonki takımınızın seviyesi hakkında bilgi alabilir miyiz?

M.K: Geçen yıl çok az maç oynandı ama bu yılın planı, ben başlamadan önce, geçen yıldan yapılmaya başlandı. Daha Şubat ayında yabancı transferlerimiz izlenmeye başladı. 178 maç ve 78 oyuncu izlendi…

N.Ç: Avrupa'da 178 maç izledik. Pandemiden dolayı canlı değil, platformlar üzerinden izledik. 78 oyuncu üzerinden belli sayılara indirdik… Yeni transferimiz Mariana'nın transfer görüşmelerine başladık. Transferleri Haziran ayında yaptık.

M.K: Mevcut kadroda çalışılmak istenen oyuncularla anlaşılmış. Daha sonrasında anlaşılmayan sporcularla yollar ayrılmış. Aslında planlama Ocak ayından beri sürüyor. Takımla alâkalı şunu net söyleyebilirim; tek hedefimiz şampiyonluk… Aslında bizim için şampiyonluk, Şampiyonlar Ligi için bir araç. Asıl amacımız Şampiyonlar Ligi'ne hazırlanmak, orada olmak… Bunun heyecanını yaşadık. Neler yapabileceğimizi çok net biliyoruz. Orada gerçekten ara açık. Bu mesafeyi nasıl daraltırız, onun çalışmalarını yapıyoruz. Hem kulübümüzün bakış açısı hem bizlerin emekleri sonrası umut ediyorum ki şampiyonluk vesilesiyle yeniden Şampiyonlar Ligi'nde olacağız.

Necmettin Bey yeni sezona gelirsek, bize bu sezon hakkında bilgi verir misiniz? Maçlarınızı nerede ve nasıl bir ortamda oynayacaksınız? Değişik planlarınız var mı?

N.Ç: Başkanımız ve eşi Berna Hanım'ın takımımıza çok büyük desteği var. Erkek takımımızın müsabakaları ve zemin müsaade ettiği sürece bir-iki maçımızı Vodafone Park'ta oynayabiliriz. Ama esas merkezimiz Fulya Hakkı Yeten Tesislerimiz olacaktır. Burada kemik bir seyirci kitlemiz var. Maçlarımızı her zaman full oynuyoruz. Burası bizim evimiz. Hocama bu sezonla ilgili birkaç ilâve yapmak istiyorum. Hocamız ve scout şefimiz Ali Çebi Hocamızla önümüzdeki yazın transferleri için çalışmaya başladık. 11 Şubat'ta St. Pölten'le İstanbul'da hazırlık maçımız var. Önümüzdeki Şampiyonlar Ligi'nden iki hafta önce Avusturya'da katılacağımız turnuva ve hangi takımlarla oynayacağımız belli. Şampiyonlar Ligi öncesinde takvimimize sadık kalıp hazırlıklarımızı yapacağız ve Şampiyonlar Ligi'ne gideceğiz. Planımızı 1 yıllık yapıyoruz. Mayıs ayında Kadın Futbol Takımları İdarî Menajeri Deniz Selin Bakkal'la birlikte yönetimimize bütçemizi, planlarımızı ve hedeflerimizi sunuyoruz. Bu bütçe ve planlama yönetimin onayına giriyor ve biz yolumuza devam ediyoruz.

Hocam Süper Lig takımlarının işin içine girmesi ve transfer pazarının oluşmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

M.K: Kadın futbolunun gelişimi için kulüplerin katılımı çok önemli. Ama futbolcu havuzunun çok dar olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu dar havuzda kulüplerin çok sayıda oyuncuya sahip olması imkânsız. Şu anda beş yabancı sporcuyu oynatabiliyorsunuz. Belki sayı artacak. Ama bu da uzun vadede altyapı zaafını ortaya çıkartacak. Nasıl erkek gelişim ligleri varsa, kadın futbolunun da gelişim ligleri olmalı… Ama ne yazık ki kadın futbolu amatör branş ve A takım, gelişim ligleri statüsünde. Takımlara altyapı zorunluluğu getirilmeli ve gelişim ligleri oluşturulmalı ki biz yeni futbolculara ulaşalım, dışarıya bağımlı kalmayalım. Biz kulüp olarak bunu zaten gerçekleştiriyoruz. Hedefimiz var. Umut ediyorum yeni gelen kulüpler de bu havuzu genişletme adına projelerini geliştirir.

Necmettin Bey, hocamın bıraktığı yerden sizinle devam edelim… Kadın futbolunun eksikleri ve yapılması gerekenler neler?

N.Ç: Olumlu konuşmayı tercih ederim. Hocamın da söylediği gibi A takımın profesyonel statüye çekilmesi gerekiyor. Amatör statüde oldukları için oyuncularla kontrat yapamıyoruz. Yatırım yaptığımız, altyapıdan yetiştirdiğimiz oyuncunun yurt dışına gitme ihtimâli var. Yurt dışına giderken de bedavaya gidiyorlar. Yetiştirme tazminatı talep edemiyoruz. Avrupa'daki bütün ligler profesyonel statüye geçti. Sadece biz amatör statüdeyiz. Yetiştirme tazminatları olsun ki kadın futboluna yatırım yapan kulüpler buradan bir şekilde ekonomik döngü sağlasın. Kendi kendini döndüremeyen branşlar bir süre sonra âtıl oluyor. Hocama katılıyorum, altyapının şart koşulması gerekiyor. Yabancı sayısı belki şimdi artacak. Ama kademeli şekilde her yıl kaça düşeceği baştan açıklanmalı. Kulüpler buna göre planlamasını yapmalı. Biz altyapısını kuran ve yıllardır çalıştıran bir kulüp olarak beş yabancı hakkımızı kullanmadık, üç yabancımızla devam ediyoruz. Yeni sezonda da böyle devam edecek. Geçen sezon hiç yabancı oyuncumuz yoktu. Yerli oyuncularımızla şampiyon olduk. Bu sene takımımıza üç yabancı takviyesi yaptık. Amatör statüde olduğumuz için yurt dışından kiralık oyuncu alamıyoruz. Sporcuların birçoğu millîlik statüsünden kaynaklı devlet memuru. Devlet memuru sporcularla profesyonel olsanız bile sözleşme yapamıyorsunuz. Kadın futbolunun önündeki en büyük engel bu olacak. Çünkü ben de devlet memuru bir sporcu olsam, bir tercih yapmam gerektiğinde memurluğu seçerim. Çünkü sporculuk belki sakatlanarak, belki 35 yaşında kendiliğinden bitecek. Ama devlet memurluğu 60 yaşına kadar kişiyi idame ettirebilecek. Kadın futbolunun gelişimi için bu konunun âcilen çözülmesi gerekiyor. Aynı şey voleybol ve basketbolda da geçerli. Millî Eğitim, Spor, İçişleri, Sosyal Güvenlik ve Çalışma Bakanlıklarının ortak bir noktada buluşarak hızlı bir şekilde olayı çözmesi gerektiğini düşünüyorum. Kadın futbolu amatör devam edemez.

Hocam Millî Takımımıza gelmek istiyorum. Portekiz maçında bambaşka oynadılar ve 1-1 berabere kaldılar. Bu performansı nasıl değerlendiriyorsunuz?

M.K: Öncelikle hem Oğuz Çetin Hocamıza hem de Necla Güngör Kıragası'na teşekkür etmek lâzım. Başarı varsa onların emekleri büyüktür. Portekiz'den alınan 1 puan kadın futbolu için çok önemliydi. Çünkü biz faal olarak idmanlarımıza devam ediyoruz. Sporcularımızı hem ligimize hem Şampiyonlar Ligi'ne hazır hale getirmek için elimizden gelen tüm gayreti gösteriyoruz. Bunun da büyük artısı oluyor. Millî Takım oyuncularının birçoğu faal antrenman yapan oyuncular. Bizim A Millî Takım'da 8 oyuncumuz var. ALG takımı sporcuları var. Faal idmanlara devam etmeleri Millî Takım için de büyük artı. Takımın daha iyi hâle gelmesini istiyorsak bu tip organizasyonlar döneminde ligin başlıyor olması lazım… Sporcularımız 5-6 lig maçı oynamış olsalardı daha fit olacaklardı. Necla Hocamla sürekli iletişimdeyiz. Yaptığımız testlerin bilgilerini kendileriyle paylaşıyoruz. Onlar da bizimle paylaşıyor. Bu da hem bizim hem onların sağlıklı birer sporcuya sahip olmalarını sağlıyor. Bir ülkede kulüpleriniz başarılıysa bu millî takımlara da yansıyacaktır. Portekiz maçında takımın mücadelesinden, özverisinden, bütün olarak hareket etmesinden büyük mutluluk duydum. Oyuncuların oyun disiplinine sadık kalmalarının fiziksel güçle alâkalı olduğunu düşünüyorum.

Necmettin Bey, Fenerbahçe, Galatasaray, Trabzonspor, Sivasspor, Yeni Malatyaspor, Karagümrük gibi kulüplerimizin işe dâhil olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

N.Ç: Biz 3. Lig'den buralara geldik. TFF fikrimizi sorduğunda, "Bu takımlar bir an önce 1. Lig'den başlamalı" cevabını verdik. Çünkü kadın futbolunun 3 yıl daha beklemeye tahammülü yok. Oyalanmamak gerekiyor. Ne kadar çabuk sürede profesyonel statüdeki kulüpler buraya gelirse, ligimiz o kadar hızlı profesyonelleşecektir. Beşiktaş-Fenerbahçe, Beşiktaş-Galatasaray rekabeti, taraftarların ve sponsorların ilgisini daha hızlı çekecektir. 1903, 1905, 1907'den beri var olan üç ebedi ve ezeli, dost ve rakip kulüpten bahsediyoruz. Bunların ligde olması, bu sektörün ekonomik olarak büyümesini, kulüplere katkısını, taraftar sayısının artmasını sağlayacaktır. Kadın futbolundaki dar oyuncu havuzu bu sayede hızlı şekilde çoğalacaktır. Beşiktaş'ın altyapısı var. Yıllardır sporcu üretiyoruz. Bu sayede ailelerin de bu spora daha sıcak bakacağını düşünüyorum. Millî Takım'a daha fazla ve daha kaliteli sporcular yetişecektir. Aynı zamanda saha ve çevresel koşullar da hızla iyileşecektir. Medya daha fazla önem verecektir. Yayıncı kuruluşlar daha fazla olacaktır. Yayın hakkı gelecektir. Bizim sponsorumuz var. Beşiktaş Vodafone Kadın Futbol Takımı olarak geçiyoruz. Ama şortumuzda, kolumuzda sponsorluklar olabilir. Rakamlar daha çok yükselecektir. Dolayısıyla bu önemli kulüplerin girmesi ve mevcut kulüplerin de devam etmesiyle beraber iyi bir ivme yakalanacaktır. Beş yıl sonra tekrar röportaj yaparsak, eminim bambaşka şeyleri konuşacağız.

Şimdi onu soracaktım; dört yıl önce kadın futbolu neredeydi, bugün nerede ve 4 yıl sonra nerede olacak?

N.Ç: Bir kere Beşiktaş, Şampiyonlar Ligi'nde gruplara kalmış olacak… Bütün çalışmamız bu yönde. Teknolojiyi de dâhil ettiğimiz antrenman programlarımızla yurt dışına entegre maçlarla ilerleyişimizi sürdürüyoruz. 11 Şubat'ta St. Pölten'le İstanbul'da oynayacağız. Şubat ayında bir Rus takımı ile Antalya'da oynayacağız. Olabildiğince çok yabancı takımla maç yapıp kulübümüzün yurt dışı tecrübesini arttıracağız. Dört yıl içerisinde Beşiktaş, Şampiyonlar Ligi'nde gruplarda olacak. Bu Türk futboluna çok şey katacak. Daha kaliteli yabancı oyuncular gelecek. Türk kadın futbolunun bilinilirliği artacak. Yabancı futbolcu getirirken erkek takımının yaşadığı problemlerin daha büyüğünü burada yaşıyoruz. Çünkü yabancı oyuncu geleceği zaman, "Türk futbolu bir kanalda yayınlanıyor mu? Maçlar hangi statlarda, hangi şartlarda oynanıyor?" diye soruyor. Çok tercih edilen bir ülke değiliz şu anda. Kaliteli yabancı oyuncu, futbolumuzun kalitesini de etkileyecektir. Millî Takımımız dünya sıralamasında ve Avrupa sıralamasında daha üst sıraya çıkacaktır. Şampiyonlar Ligi'ne de elemeyle değil, direkt gireceğiz dört yıl içinde. Belki gruplara direkt kalmak dört yıl içerisinde olmayabilir. Çünkü o puanları almak kolay değil. Öncelikli hedefimiz bir ön eleme ile Türk takımlarının Şampiyonlar Ligi gruplarına katılmasını sağlamak. Beşiktaş olabildiğince çok puan alıp diğer takımların da önünü açacaktır.

Hocam tespitime göre kadın futbolu, erkek futboluna göre daha korkusuz ve samimi oynanıyor. Siz bu heyecanı ve içtenliği nasıl yorumluyorsunuz?

M.K: Çok inatçı olduklarından bahsediyorsunuz aslında… İlk geldiğim günden beri şunu çok net olarak söyleyebilirim… Buna annelik duygusunu da katabiliriz. Çok ciddi bir fedakârlık yapıyorlar. Çünkü gerçekten amatör bir branştan bahsediyoruz. Bu işte fedakârlık yapmazsanız ne burada var olursunuz ne de burayı geliştirirsiniz. Erkek futbolunda çok büyük paralar var. Bir maç oynamazsanız büyük bir maddî kayıp yaşıyorsunuz. Burada o yok. Kaybetseniz de kazansanız da kazanacağınız belli. Fedakârlık çok yüksek seviyede. Aslında kadın futbolu oyun anlamında çok ciddi gelişim gösterebilir. Çünkü ciddi bir altyapı eksikliği var. Hâlâ öğrenmek için çok çaba harcıyorlar. Ama erkekler daha küçük yaşta futbola başladığı için bu süreç daha hızlı ilerliyor. Kızlar ancak 13-14 yaşına gelince kendi cinsleriyle oynamaya başlayabiliyorlar, o da sınırlı oluyor. Bütün futbol hayatları hep fedakârlık üzerine kurulu. Aile de fedakârlık yapıyor, tüm baskılara rağmen oynatıyor. Bugün 18 yaşındaki oyuncumuz da 35 yaşındaki oyuncumuz da çok fedakâr.

Necmettin Bey, Altınordu kulübü geçmiş dönemde bir proje yapmış, İzmir Cup'ı U12 seviyesinde düzenlemişti. Benzerini kulüplerimiz yapabilir mi?

N.Ç: Öyle bir turnuva yapıldı. Tuzla Sahilspor'un organize ettiği bir turnuvada 6 takım vardı. Biz de katıldık. O zaman daha Süper Lig kulüpleri açıklama yapmamıştı. Biz İstanbul içinde gerekli izinleri alıp altyapı ligi kurmak istiyoruz. Şu anda yıldız veya minik takımların bir ligi yok. Bunlar yılda bir gün şenlik adı altında bir organizasyon yapıyor. Çok keyifli bir turnuva oldu. Orada öncü olarak bu fikri ortaya attık. TFF'den gerekli izni alıp İstanbul içinde her hafta maç oynansın. Sahaları belirledik, izinleri aldık. Pandemi koşulları çerçevesinde her şeyi düşünerek bir dosya hazırladık. İlerleyen zamanda U12 Cup mı yaparız, yurt dışından takım mı davet ederiz, bakacağız. Ama önce kendi içimizde, ligimizde bir kupamız olsun. Daha sonra yabancı takımları davet ederiz. Erkek takımlarında U12 turnuvası profesyonel liglerin kurulmasından 45-50 yıl sonra hayata geçirilmiş. Kadın futbolu çok daha hızlı ivme kazanacak. 50 yıl beklemeyeceğiz ama bunun için 7-8 yılımız var.

Beşiktaş altyapısını biraz daha açar mısınız?

N.Ç: Altyapımıza çok önem veriyoruz. A Millî Takımımızda, U19 Millî Takımımızda oyuncularımız bulunuyor. 2005 ve 2006 doğumlu beş oyuncumuzu A takımla idmanlara çıkarmaya başladık. Önümüzdeki sene altyapımız, A takımımızla aynı malzemelere sahip olacak. Kabanından formasına, çantasına kadar… Erkek, kadın A takımlarımız malzeme ve profesyonel idari kadrolar anlamında aynı haklara sahip kişilerden oluşacak. Belki A takımda masör sayısı daha fazla ama bizim bünyemizde de aynı personel var. Beşiktaş, kurumsal yapısını tamamlamış durumda. Bütün birimlerini oluşturdu. Malzeme sorumlusu, fizyoterapisti, masörü, doktoru, medya sorumlusu, scout ekibi, psikoloğu, atletik performans hocası, analizcisi, yardımcı antrenörü, kaleci antrenörü… Atladığım kimse var mı bilmiyorum ama A takımda olması gereken tüm birimler oluşturuldu. Bence şu an için bunlar yeterli. Ne zaman ekonomimiz güçlenir, o zaman bakarız. Ama şu an için erkek A takımımızda olan bütün birimler, kadın A takımımızda da bulunmakta. Ve bunu altyapımıza doğru yavaş yavaş yaymaya çalışıyoruz. Üretmeyen, tükenmeye mahkûmdur. Biz üreteceğiz. Beşiktaş'ta altyapı bir gelenektir. Erkek futbolunda olan geleneğimizi kadın futbolunda aynen devam ettireceğiz.

M.K: Bir de teknolojik olarak bahsedebiliriz. Birçok ekipmana sahibiz. GPS kullanmaya başladık. Kadın futbolunda şu an tek… İki diyelim… Bir de Millî Takım'da var. Bu teknolojik imkâna da sahibiz. Ben bu aldığım verileri Necla Hocamla paylaştığımda çok farklı şeyler olacak. Karşılaştırılabilecek. Bir de şöyle bir imkân var. Kadın futbolu bir bebek statüsünde… Alacağınız her veri bir data oluşturacak. Bu data gelecekteki insanlara bir done olacak. Türkiye'de bu konuda ilk kulüp olduğumuz için çok mutluyuz. Takımımızı gençleştiriyoruz. U19 Millî Takımı'ndan Zeynep Kerimoğlu'nu transfer ettik.

N.Ç: Son 1.5 yılda takımın yaş ortalamasını 2.3 yaş indirdik.

M.K: Bu çok ciddi bir rakam. Genç oyuncuların potansiyelinin çok iyi olduğunu düşünüyorum. Daha büyük yaştaki oyunculara göre altyapı anlamında daha verimli geliyorlar. Önlerinde minimum 10 yıl var. Bu da çalıştığımız sporcunun yurt dışında hem kulübümüzü hem ülkemizi iyi şartlarda temsil etmesi demek.

N.Ç: Beşiktaş Kulübü kadın futbolunda kadın istihdamına da destek oluyor. Bundan iki yıl önce sadece bir kadın çalışanımız varken şu an beş kadın çalışanımız var. Atletik performans uzmanımız ve idari menajerimiz kadın. Beşiktaş sadece futbolcu yetiştirmiyor ya da yetiştirdiği futbolcuları sadece kendi bünyesinde tutmuyor. Birçok kulübü besliyoruz. Fenerbahçe'ye, Galatasaray'a veya diğer takımlara oyuncularımızı ve idarecilerimizi verdik. Atletik performans hocamız Galatasaray'a gitti. Eski hocamız Karagümrük'e gitti. Beşiktaş hem yarışmacı hem de yetiştirici bir kulüp. Belli yaştaki sporcularımızla bazı görüşmeler yapmaya başladık. Onların gerek teknik, gerek idarî kadrolarda yer almaları için kariyer planı yapıyoruz. Burası sporcu, teknik ve idarî kadrolar yetiştiren bir takım. Beşiktaş erkek akademisi geçen sezon A takıma 14 kişi verdi. Aynı şekilde Beşiktaş Kadın Futbol Takımı da gerek altyapısı, gerek A takımıyla müthiş bir gelişim içinde. Beşiktaş bir okul. Okul devam edecek… Beşiktaş'ın futbol okulları var… Tüm Türkiye'de 55 ile yayılmış 113 erkek futbol okulumuz var. Şu anda beş kız futbol okulu açılmış durumda… Diyarbakır, Gaziantep, Kocaeli, İstanbul'da futbol okullarımız var. Beşiktaş Futbol Okulları merkezini ararsa insanlar, oradan bilgi alabilirler. Resmi sitemizden her bilgiye ulaşabilirler. Önümüzdeki dönemde tüm Türkiye'de gerekli taramayı yapacağız. Kendi bölgemiz olan Şişli, Kağıthane, Sarıyer ve Beşiktaş'ta Millî Eğitim Müdürleri ile toplantılar yapıyoruz. Beşiktaş ile başladık. Tüm ilçelerdeki beden eğitimi öğretmenleriyle belli bir çalışma yürüterek bir proje başlatıyoruz. Bize bir otobüs mesafede olan bütün okullarla bir çalışma yapacağız. Okulları tarayacağız. Futbola yatkın olan her kız çocuğuna Beşiktaş Kulübü dokunacak.

Kadın futbol okulu ilk mi?

N.Ç: Evet ilk… 2019 Şubat'tan 2020 Mart'a kadar sporculara ücretsiz hizmet verdik ama pandemi girdi araya. Şu anda erkeklerin yarısı kadar para ödüyorlar. Haziran ayında seçme yaptık. 150 kız çocuğu katıldı. Okullarla yaptığımız toplantılardan sonra tekrar bir seçme yapacağız. Oraya çok daha büyük bir katılım bekliyoruz. Altyapıdaki her yaş grubumuzu oluşturup her birinin hocası, yardımcı hocası ve ilgili departmanlarını oluşturmayı hedefliyoruz. Bunu bu sene yapacağız.